BULGARİSTAN

1. YASAL YAPI

1.1. Anayasal Hükümler

Bulgaristan Cumhuriyeti 1991 yılı Anayasasının ana prensiplerinde, yerel ve bölgesel yönetimlerin yapısına ve işleyişine ilişkin temel hükümlere yer verilir: Bunlar, güçler ayrılığı, halkın egemenliğinin üstünlüğü, gizli oylamayla seçme hakkı, çoğulcu politika, vatandaşların temel hak ve özgürlüklerinin garanti altına alınması. Anayasa’nın giriş kısmı 2. Madde 1. paragrafında ve 7. Bölümü ile devamında yerel özerkliğin desteklenmesi garanti altına alınmıştır. 2. Madde 1. paragrafına göre, “Bulgaristan Cumhuriyeti, yerel özerkliğin var olduğu, üniter bir devlet olacaktır.”

135-146. Maddelerde yerel yönetimlerin ve özerkliğin işleyiş ilkeleri anlatılmaktadır.

Buna göre, Anayasanın 135. Maddesi, ulusal toprakların, bölgelere ve belediyelere bölünmesini düzenler.136. Maddenin 1. paragrafına göre, belediye, yerel özerkliğin uygulandığı ana yönetim birimidir. Buna ek olarak, vatandaşlar seçilmiş temsilcileri aracılığıyla dolaylı olarak, referandumlar ve halk toplantıları aracılığıyla doğrudan, yerel özerkliğe katılım hakkına sahiptirler.

142. Maddeye göre, bölgeler, yerel düzeyde, bölge politikalarını ve hükümet politikalarını yürütmekten sorumlu idari birimlerdir.

Anayasada ayrıca, yerel yönetimlerin birbirleriyle işbirliği kurmaları ve dengeleme kriterlerine göre finansal destek sağlanması konularında hükümler yer almaktadır.

1.2. Yasal Hükümler

Bu alandaki temel mevzuat, 1991 yılında kabul edilen (resmi gazete no: 77, 1991), Anayasanın, yerel özerkliğin prosedür ve kurumlarıyla, yerel yönetimlerin kuruluş ve işleyişlerini anlatan 146. maddesi uyarınca hazırlanan Yerel Özerklik ve Yerel Yönetimler Yasasıdır.

Yasanın yürürlükte olduğu dört yıl içerisinde, değişikliklere ve tamamlayıcı düzenlemelere ihtiyaç duyulduğu ortaya çıkmış ve 1995 yılında (resmi gazete no: 65, 1995) yeni düzenlemeler kabul edilmiştir. Bu alandaki mevzuatın geliştirilmesi, Avrupa Yerel Yönetimler Özerklik Şartı'nın Bulgaristan tarafından kabul edilmesiyle de hızlandırılmış ve Anayasanın 5. maddesi uyarınca da ulusal yasalarla uyumlu hale getirilmiştir.

Yerel Özerklik ve Yerel Yönetimler Yasası ile aşağıdaki esaslar belirlenmiştir;

- belediyelerin özerk faaliyet alanları (11. Madde),

- belediye ve semt meclislerinin yapısı (Madde 19 dan 22 ye) ve yetkileri (Madde 23 ten 29 a ve 48 den 50 ye kadar), faaliyetlerini, belediye ve semt yönetimi meclis üyelerinin yetki ve statüleri(Madde 30 dan 37b ye),

- belediye başkanlarının, semt yöneticilerinin ve belediye sekreterinin, yetki ve görevleri ile belediye personelinin statüleri (Madde 51 den 56 ya),

- belediyelerin mal varlığı ve finansmanı, bütçenin ana gelir ve harcama kalemleri (Madde 51 den 56 ya),

- desantralize bir idari yönetim birimi olarak bölgenin, bölge valisi ve bölgesel yönetimin rolü (Madde 68 den 72 ye),

- yerel ve bölgesel yönetimlerin birlik kurma hakkı, Ulusal Belediyeler Birliği’nin yetkileri (Madde 9).

2. YEREL VE BÖLGESEL YÖNETİMLERİN YAPILARI

2.1. Alansal Yönetim Birimleri (Taşra Teşkilatı)

Bulgaristan Cumhuriyeti İdari ve Alan Yönetimi (Organizasyon) Yasası (Resmi Gazete No: 63, 1995) iki alansal düzey belirlemiştir: belediyeler ve bölgeler.

Yerel özerklik sistemi içerisindeki, ana alansal yönetim birimleri belediyelerdir. Bunların, belediye meclisleri ve seçilmiş belediye başkanları vardır. Belediyelerin, bir de idari alansal alt birimleri – semt yönetimleri ve belediye şubeleri- kurulabilir. Bunlar belediye meclisi ya da yasalar tarafından kendilerine verilmiş olan yetkilerle görev yaparlar.

Başkent ve Büyük Şehirlerin Alansal Bölünme Yasası (Resmi Gazete No: 66, 1995) hükümlerine göre, Sofya’ da ve nüfusu 300 000 in üzerinde olan Plovdiv ve Varna.şehirlerinde semt yönetimleri oluşturulmuştur. Nüfusu 100 000 in üzerinde olan belediyelerin belediye meclisleri de semt yönetimleri oluşturabilir.

Semt yönetimlerinin seçilmiş başkanları ve meclisleri vardır. Bir belediyedeki alan ve meclis sayısı, o sınırlar içinde ikamet eden halkın isteği doğrultusunda belediye meclis kararıyla değiştirilebilir. Belediye şubelerinin de seçilmiş başkanları vardır. Eğer semt sınırları içinde ikamet eden halk genel bir toplantıda karar alırsa, (belediye şubelerinin meclisleri oluşturularak) bunlara üye seçilebilir.

Bölgeler, görevlerini merkezi hükümet tarafından atanan bölge valileri ve bölgesel yönetimler aracılığı ile yerine getiren birimlerdir.

Bulgaristan, idari alan yönetimi ve gelişimi konusunda kendine özgü tarihi geleneklere sahiptir. Bu tarihi gelişmeler sürecine bakılınca aşağıdaki sonuçlara varılabilir:

Öncelikle, belediyeler yüzyıllar boyunca, Bulgaristan devlet yönetim sistemi içerisinde önemli bir yere sahip olmuşlardır. Bulgaristan’da yönetim, geleneksel olarak, günlük hayatta çok önemli sorunların çözüldüğü belediyelerde, halka yakın bir şekilde yapılandırılmıştır. Ancak belediye yönetimindeki yetersizlikler, belediyeleri, finansal açıdan merkezi hükümetlere son derece bağımlı bir duruma getirmiş ve onları bir anlamda merkezin tüm isteklerini yerine getiren bir “uşak” konumuna düşürmüştür.

İkincisi, idari alan (taşra) hiyerarşisi içerisinde, daima belediyelerden daha üst yönetim birimleri de olmuştur. İlçe, il ve bölge düzeyleri, farklı zaman dilimlerinde birlikte ya da ayrı bir şekilde gelişen üç ayrı düzey olmuştur. Bu alansal birimler uzun zaman ağırlıklı olarak merkezi politikaları uygulamışlardır.

Üçüncü olarak da yakın sayılabilecek bir sure önce (son 120 yılda) idari alan organizasyonunu geliştirme isteği ortaya çıkmıştır. Ancak bu istek aşağıdakilere benzer pek çok zaafiyeti de beraberinde getirmiştir:

- yapılan reformlar yönetim birimleri arasındaki genel ilişkileri gözetmeden sadece bir önleme yönelik olmuştur,

- çoğunlukla, hatta bazen tamamen, devlet çıkarları, yerel çıkarların ve halkın isteklerinden daha üstün tutulmuştur,

- bir sonraki değişikliğe kadar sürecek olan bir idari alan birimi modeli yukarının empoze etmesiyle kurulmuştur,

- idari alan organizasyonundaki değişimlerde yanlış uygulamalar devam etmiştir (1880’den beri 15 tam veya kısmi reform yapılmıştır).

Yasamada net bir algının olmaması ve politik muhalefet yüzünden, idari alan organizasyonunu düzenleyen kurallar çok sık bir şekilde değiştirilmiştir. Öyle ki, Kent Belediyeleri yasasında, 35 yılda 50 kez, Kırsal Belediyeler Yasasında ise 40 kezden fazla olmak üzere değişiklik yapılmıştır.

2.2. Farklı Düzeylerdeki Alansal Yönetim Birimlerin Temel Özellikleri

2.2.1. Veri

Mevcut alansal yönetim birimleri olarak, 255 belediye ve aynı zamanda bir bölge olan Sofya belediyesi de dahil olmak üzere 9 bölge bulunmaktadır. Alt yönetim birimleri, belediye şubeleri ve semt yönetimleridir. 3840 belediye şubesine karşılık, 24 ü Başkentte, 6 sı Plovdiv’de ve 5 i de Varna’da olmak üzere 35 Semt yönetimi bulunmaktadır.

Bulgaristan’daki yerel ve bölgesel birimler

* 1987 yılında iller lağvedilerek yerlerine dokuz bölge oluşturuldu. Bunun gerçekleştirildiği tarihte toplam yirmi sekiz il bulunmaktaydı.

2.2.2. Bulgaristan Yerel/Bölgesel Yönetimlerinin Alan ve Nüfusları

Bölgesel yönetim birimleri (bölgeler) Devlet Meclisinin 1987 yılında aldığı bir kararla kurulmuşlardır. Tablo 2 de, bunların yer aldığı alanlar gösterilmektedir.

Bulgaristan’ daki Bölgelerin Alan ve Nüfusları

Bulgaristan’daki bölgelerin yüz ölçümü ortalama 12.300 km² dir. En büyük bölge Sofia’ dır (yaklaşık 19.000 km²), onu Lovetch ve Bourgas bölgeleri izlemektedir. En küçük bölge ise başkenttir (1.300 km²). Özel sebeplerden dolayı en küçük olarak nitelendirilen başkent dışındaki en küçük bölgeler, Montana (10 600 km²) ve Rousse (10 900 km²).bölgeleridir.

Bulgaristan’daki belediyelerin ortalama yüzölçümü 435.3 km², en küçüğü 38.6 km² ve en büyüğü 1 364.3 km² dir.

Nüfusa gelince, en kalabalık bölge 1 219 700 kişilik nüfusuyla Plovdiv en az nüfusa sahip bölge ise 621 400 kişi ile Montana bölgesidir. Ortalama bölge nüfusu ise 936 400 dür.

Belediyeler ve Nüfus

Belediyelerin nüfus büyüklüklerine göre dağılımında, en büyük grubu 10.001 ve 50.000 kişi arasında nüfusa sahip belediyeler oluşturmaktadır. Bu nüfus dilimi içindeki 136 belediye vardır ve toplam nüfusun %53.4’ü bu belediyelerin sınırları içerisinde yaşamaktadır. Bunu Bulgaristan’daki belediyelerin % 23,5’ini oluşturan 5.001 ve 10.000 arasında nüfusa sahip belediyeler grubu izlemektedir.

Ortalama belediye nüfusu 33.000 kişi; en küçük belediyenin nüfusu 1.500, en büyük belediyenin (başkent) nüfusu ise 1.191.700 kişidir.

Yerel ve Bölgesel Yönetimlerin Alan ve Nüfus Göstergeleri

Not: Belediye şubeleriyle ilgili bilgi verilmemiştir, çünkü, bu birimler belediye meclislerince kurulduğu için büyüklükleri ve sayıları sürekli olarak değişmektedir.

2.3. Bazı Bölgeler için Farklı Yapılanmalar

Bulgaristan Cumhuriyetinde özel yapılanmalar, genişleyip birleşen kentler veya soyutlanmış, izole alanlar bulunmamaktadır. Sadece başkent belediyesi, bir bölge oluşturacak belirli özelliklere sahiptir. Sofya belediyesi, başkentin gelişmesine destek olmak amacıyla yerel özerkliğin hükümet politikaları ile kaynaştığı, içiçe geçtiği bir idari yönetim birimidir. Sofya Belediyesinin yüzölçümü 1.315,6 km², 1994 yılındaki nüfusu ise 1.191.700’dür.

2.4. Alansal Yönetim Birimlerindeki Değişikliklerle ilgili Düzenlemeler

1995’de kabul edilen Bulgaristan Cumhuriyeti İdari Alan Yönetimi Düzenleme Yasası, ilgili alan yönetim birimlerindeki değişikliklerin yapılabilmesi için gerekli olan süreçleri ve kriterleri düzenlemiştir. Bu yasa alansal ve idari düzenlemeleri, yaşayanların isteklerine ve ulusal çıkarlara uygun olarak şekillenen ve sürekliliği olan bir süreç olarak kabul eder.

Yasa, bir belediyeyi, bir ya da daha fazla yerleşimden oluşan, kendi coğrafi alanına, kendi ismine ve kendi yönetim merkezine sahip bir birim olarak tanımlar. Yeni bir belediyenin kurulması için gerekli kriterler şunlardır;

- yaşayan sayısı, nüfus (en az 4000 kişi),

- bir yönetim merkezine ve gerekli imkanlara sahip bir yerleşim olması,

- belediye merkezi ile mahalleleri arasındaki maksimum uzaklık –20 km’den az olmalıdır-,

- yeni bir belediye kurma ya da mevcut bir belediyeye katılma koşullarını karşılayamayan, birden fazla sayıda birbirine komşu mahallenin birleşmesi.

Belediye kurma süreci, düzenlenecek bir yerel referandumda seçmenlerin bu yönde oy kullanmalarını ve sonrasında da hükümetin onayını gerektirir.

Bir semt yönetiminin (bir belediyeye bağlı alansal yönetim birimi) kurulması, ancak yeterli nüfusun (25.000’den az olmamak üzere), kentin bölge planlaması çerçevesindeki imkânlarının ve bir semt yönetimi için uygun tesislerin var olması durumunda gerçekleşebilir.

Semt yönetimi, nüfusu 100.000’den fazla kentlerde belediye başkanının teklifi ve belediye meclisinin kararıyla kurulur. Bu süreç, başkentte ve alan yönetimleri bir özel yasa konusu olan nüfusu 300.000’den fazla olan kentlerde uygulanmaz.

Bir belediyede, idari bir birim olarak bir belediye şubesinin kurulabilmesi için nüfusun 100’den fazla olması ve belediye tarafından verilen görevleri yapabilme kapasitesine sahip olma şartları aranmaktadır. Süreç halka başvurmayı kapsar. Belediye meclisi halkın olumlu oyundan sonra sadece karar alır.

Alansal yönetim birimlerindeki değişmeler, birleşme, bölünme, ayrılma ve katılma şeklinde olabilir. Yasa, bu her tür değişiklik için gerekli koşulları tanımlamıştır. Belediyeler ve belediye şubeleri için her zaman halka danışma zorunluluğu olmasına karşın, bu zorunluluk semt yönetimleri için uygulanmaz.

Alansal yönetim biriminin merkezinin ve yerleşim yerlerinin isimlerinin değiştirilmesinde, yeni bir yerleşim yerinin kurulmasında, kaldırılan bir yerleşim yerinin tekrar canlandırılmasında ve bir “köy”e (village) “kasaba” (town) statüsünün verilmesinde v.s. izlenecek süreçle ilgili düzenlemeler de bulunmaktadır.

Alansal yönetim birimleriyle ilgili yeni mevzuatın başlıca özellikleri şunlardır:

- Her kategorideki alan yönetim birimin kurulmasıyla ilgili yasal kriterlerin uygulanması; bu kriterler objektif ve uygulanması kolay kriterlerdir,

- İdari Alan Yönetimlerindeki herhangi bir değişiklikle ilgili olarak, halkın taleplerini hesaba katan ve seçilmiş yerel temsilcilerin doğrudan katılımını sağlayan açık ve net süreçler olması,

- Süreçte, halkın taleplerine göre, aynı tür değişikliklerde aradan iki yıl süre geçmesi koşuluyla, değişiklik yapabilme imkânı, değişim ve istikrar arasında bir denge kurulması garantisi,

- Halkın olumsuz oyuna rağmen yetkili kurumların, kararlar empoze etmesi imkanının yasal olarak ortadan kaldırılması;

- İdari Alan Yönetim Birimlerinin mevcut statülerinin ve derecelerinin korunması, ve gelecekte olabilecek değişiklikler için herkese eşit imkanlar tanınması;

- Herhangi bir yasal düzenlemenin mahkemeye götürülebilmesi.

Bölgelerin kurulması ve sınırlarının değiştirilebilmesi için özel bir yasa çıkarılması gereklidir. Bu amaca yönelik genel süreçte (halkoylamasıyla) halkın görüşünün sorulmasına ihtiyaç yoktur.

2.5. Devlet yönetiminin alan yönetim (taşra) birimleri ve yerel ve bölgesel yönetimler

Bulgaristan’da devlet yönetiminin alansal yönetim (taşra) birimleri, özellikle taşra hizmetlerinin düzeyleri ve hizmet alanı kapsamında, oldukça gelişkin bir idari yapılanmaya sahiptir. 20’den fazla merkezi bakanlık ve kuruluş 1987’ye kadar var olan eski iller düzeyinde yürütülen hizmetleri yerine getirirler. Taşra hizmetleri, (belediye düzeyi dahil) iki veya daha fazla düzeyde, istihdam, ordu, polis, vergi idaresi, gayrimenkul mal komisyonu gibi belli alanlarda kurulmuştur. Bu taşra organizasyonlarının, hizmet alanlarının kapsamına ve ölçeğine uygun olarak çok fazla çeşidi bulunmaktadır.

Merkezi yönetimin alansal yönetim (taşra) birimlerinin bölge teşkilatlanması ve çalışması ile bunların yerel yönetimlerle ilişkileriyle ilgili düzenlemeler bütünü, eskimiş ve yetersiz durumdadır. Sadece belli durumlarda alansal yönetim (taşra) birimlerinin kuruluşu yasalarla düzenlenir, böyle yasalar genellikle birimin sadece kuruluşunu sağlarken, ilgili bakanlar ve kuruluşların başındakiler bu hizmetlerin götürüleceği alanı, birimin görevlerini ve bu birimlere verilecek yetkileri belirleme gücüne sahiptir. Alansal yönetim (taşra) birimlerinin yapısı ve çalışması da, Bakanlar Kurulu kararlarıyla veya ilgili bakanlıklar ve idarelerin bakanlık içi genelgeleriyle düzenlenir. Bulgaristan Cumhuriyeti İdari ve Alan Yönetimi Yasası ile, alan yönetimi (taşra) kurumlarının kurulması yönünde önemli adımlar atılmıştır. Bakanlıkların ve diğer Kurumların alan yönetim (taşra) birimlerinin hizmet sınırlarının, yasada aksi öngörülmedikçe, alan yönetim birimlerinin (bölgeler ve belediyeler) sınırlarını ihlal etmemesi prensibi kabul edilmiştir. Alansal yönetim birimleri ile Bakanlıkların taşra birimlerinin hizmet sınırlarının uyumunun sağlanması için Bakanlar Kuruluna bir yıl süre tanınmıştır.

Merkezi yönetimin taşra hizmet birimleri ile belediye yönetimleri arasındaki ilişkileri; paylaşılan yetkilerin kullanılması için ortak faaliyetler; bu faaliyetlerin koordinasyonu; teknik yardımlar; ortak strateji, program ve faaliyet planlarının geliştirilebilmesi için karşılıklı yardımlar; denetimler; bilgi alış-verişi; komisyonlara, ortak meclislere katılımlar ve yasayla düzenlenen diğer ilişki hallerinde getirilen idari, cezai ve diğer tedbirlerle ilgili işlemlerde söz konusudur. Bölge seviyesinde yasayla yerelleştirilen hizmetler arasındaki etkileşim, bölge içindeki kamu kuruluşlarının faaliyetlerini ve bunların yerel yönetimlerle ilişkilerini koordine etmekle görevli bölge valisi tarafından düzenlenir. Bölge valisi, merkezi yönetimin alansal yönetim (taşra) birimlerinin ve yerel yönetimlerin iş ve işlemlerinin yasallığını denetleme yetkisine sahiptir.

3. YEREL VE BöLGESEL YÖNETiMLERİN ORGANLARI

3.1. Karar Organı

Belediyelerde karar organı belediye meclisleridir. Yerel Özerklik ve Yerel Yönetimler Yasasına uygun olarak, belediye meclisinin üye sayısı, ilgili belediyenin nüfusuna göre belirlenir. Buna göre, meclis üye sayıları şöyledir:

Belediye ve Semt yönetimi meclis üyelerinin seçimi Yerel Seçimler Yasası’na (resmi gazete No:66, 1995) göre yapılır. Bu genel oya dayalı doğrudan bir seçimdir. Vatandaşların–seçmenlerin ilgili belediyede veya semtte ikamet etme, seçme ve seçilme hakkına sahip olma zorunluluğu vardır. Seçim sistemi nispi temsil sistemi olup hiçbir baraj yoktur. Bu seçim için belediye veya semt yönetimi alanı, çok üyeli seçim bölgesi oluşturur. Kabul edilen seçim sistemine göre, kayıtlı siyasi partiler ve seçim koalisyonları, kendi adaylarını ayrı listelerde gösterebilirler. Bu listeler kesindir ve oy zamanı değiştirilemez. Bağımsız adaylar da seçime katılabilir, ancak bunlar, asgari bir oranda seçmenlerden oluşan bir aday gösterme komitesi tarafından aday gösterilebilir. Sandalyeler Hondt metodu kullanılarak alınan sonuçların oranına göre dağıtılır. Anayasaya göre belediye ve semt yönetimi meclislerinin görev süresi dört yıldır.

YAPI

Yerel özerklik ve devlet yönetimi

Bir yerel yönetim olarak belediye meclisi, belediye faaliyetleriyle ilgili politikaları belirler: Bunlar girişimler, finansmanlar, vergiler ve harçlar, hizmet bedelleri, yönetim biçimi, belediye sınırları içindeki alanın ve belediyeyi oluşturan yerleşimlerin yönetimi ve geliştirilmesi, kamu sağlığı, belediyedeki eğitim, kültür, kamu hizmetleri ve belediye hizmetleri, sosyal yardım ve sosyal hizmetler, çevre ve doğal kaynakların korunması, belediyenin kültürel, tarihi ve mimari eserlerinin korunmasıyla birlikte sporun, halka açık dinlenme alanlarının ve turizmin teşvik edilmesi gibi faaliyetlerdir.

Belediye meclisi diğer kurumların yetkisi dâhilinde olmayan, ancak yerel önem taşıyan görevlerle birlikte kendisine kanunla verilen diğer görevleri de yerine getirir.

Belediye meclisi, belediye bütçesini kabul eder ve denetler, belediye vergilerinin oranını belirler, belediye varlıklarının edinilmesi, yönetilmesi ve elden çıkarılması konularında kararlar alır, stratejileri, programları ve faaliyet planlarını kabul eder, belediye içindeki birlikler, cadde isimleri, sınır değişiklikleri, belediye referandumları gibi konularla ilgili alınan kararları onaylar. Belediye meclisinin kararları yürütme organını bağlar. Ancak, bütün bunlara karşı, Yerel Özerklik ve Yerel Yönetimler ile diğer mevzuata göre, soruşturmaya uğrayabilirler.

Semt yönetimi meclisi şu alanlarda semtte yaşayan insanların karşılaştıkları problemlere çözümler bularak belediye meclisine yardım eder: Yasal veya doğal kurumlar için idari hizmetler ve semtte gelişme ve kalkınmayla ilgili işleri yürütür. Ayrıca semt yönetimi meclisi, belediye meclisinin ve belediye yönetiminin organize olması ve çalışmasıyla ilgili düzenlemelerle kendisine verilen görevleri de yerine getirir.

Halen, bölge düzeyinde seçilmiş bir yerel özerk birim yoktur.

3.2. Yürütme Organı

Belediyenin yürütme organı belediye başkanıdır. Belediye başkanları, semt yönetimi ve belediye şubesi başkanları gibi, Belediye Seçim Kanununa göre dört yıl için belediyede yaşayanlar tarafından genel oy ilkesine dayalı olarak doğrudan seçilirler. Belediye, semt yönetimi veya belediye şube başkanları iki turlu çoğunluk sistemiyle seçilirler. Bu doğrultuda, belediye, semt yönetimi veya belediye şubesi alanı tek adaylı bir seçim bölgesi oluştururlar. Adaylar Devlet Belediye Seçim Komisyonu ve Belediye Seçim Komisyonuna kayıtlı siyasi partilerin başkanlığı ve seçim koalisyonları tarafından belirlenir ve aday gösterilir.

Yasanın öngördüğü şartları taşıyan aday gösterme komiteleri de bağımsız adaylar gösterebilir. Seçim sonuçları şöyle belirlenir; bir aday ilk turda, eğer geçerli oyların yarıdan fazlasını alırsa belediye başkanlığına seçilir. Eğer ilk turda hiçbir aday seçilemezse ikinci tura gidilir. İkinci turda en fazla oy alan aday belediye başkanlığını kazanır. Seçilmiş temsilciler yeni belediye meclisinin ilk toplantısında yemin ederler.

Belediye başkanının teklifi üzerine, belediye meclisi gizli oyla bir veya daha fazla başkan yardımcısı seçer.

Belediyenin yürütme organı olarak belediye başkanı;

- belediyeyi yönetir,

- uzmanlaşmış yürütme birimlerini yönlendirir ve koordine eder;

- kamu düzeninin korunmasından sorumludur;

- Semt yönetimi ve belediye şubeleri dışında kalan belediye personelinin atamasını yapar veya görevden uzaklaştırır,

- belediye meclisi kararlarının uygulanmasını düzenler ve bu konularda belediye meclisine hesap verir,

- görevlerinin bazılarını semt yönetimi ve belediye şube başkanlarına devreder; onların uygulamalarını koordine eder ve hizmetlerini uygunluk ve hukukilik açılarından denetler,

- belediye bütçesinin uygulanmasını düzenler,

- siyasi partiler, kamu kuruluşları ve hareketlerin yanısıra, ülke içindeki ve dışında bulunan yerel öz-yönetim kuruluşlarıyla ilişkileri sağlar,

- özel ve tüzel kişilere karşı ve mahkemelerde belediyeyi temsil eder.

Belediye başkanı bazı belli hallerde merkezi yönetimin taşra teşkilatının bir organı olarak da hareket eder (bkz. 6.4 nolu bölüm).

Belediye başkanının yetkileri, yasayla belirlendiği gibi yönetim, koordinasyon, organizasyon, yürütme ve temsil yetkileri olarak tarif edilebilir.

Bir semt yönetimi veya belediye şubesi başkanı:

- belediye bütçesinin semt yönetimine veya belediye şubesine ayrılan bölümünü uygular,

- belediye meclisinin kendisine verdiği bazı belediye varlıklarının yönetiminden sorumludur, ayrıca kamusal işleri, belediye hizmetlerini ve diğer faaliyetleri yürütür,

- çevrenin iyileştirilmesi ve korunmasına yönelik tedbirler alır ve kırsal varlıkların güvenliğini organize eder,

- nüfus ve medeni hal kayıtlarını güncel biçimde tutar ve yönetim hizmetlerin özel ve tüzel kişilere ulaştırılmasını sağlar,

- yetkisi altındaki belediye personelinin atamasını ve görevden uzaklaştırmasını gerçekleştirir,

- toplumsal, siyasal ve sosyal organizasyonlarda semt yönetimini ya da belediye şubesini temsil eder.

Bu başkanlara, belediye meclisi ve belediye yönetiminin yapısını ve işleyişini belirleyen mevzuat ve düzenlemeler ile diğer görevler de devredilebilir.

Bölgeler, vali yardımcıları ve bölge yönetiminin desteğiyle bölge valisi tarafından yönetilir. Bölge valisi bakanlar kurulunca, vali yardımcıları ise başbakan tarafından atanır.

Bölge valisi;

- ulusal politikaları bölgesinde uygulamakla ve alansal yönetim (taşra) reformunu izlemekle sorumludur; devlet kuruluşlarının çalışmasını ve yerel yönetimlerle ilişkilerini koordine eder,

- ulusal çıkarlarla yerel çıkarların uyum içinde olmasından sorumludur, bölge kalkınması stratejileri ve programlarının geliştirilmesi ve uygulanmasını organize eder; yerel özerklik kuruluşları ve yerel yönetimlerle birlikte çalışır,

- bölge sınırları içindeki ulusal mirasın korunmasından sorumludur,

- bölgesinde kanunların uygulanmasını sağlar; Cumhurbaşkanının ve Bakanlar kurulunun kararlarının yürütülmesini sağlar ve bu konularda idari denetim uygular,

- yerel ve bölgesel öz- yönetimlerin, iş ve işlemleri üzerinde hukukilik denetimi yapar,

- bölge sınırları içindeki kuruluşların, organizasyonların ve girişimlerin iş ve işlemleri üzerinde hukukilik denetimi yapar,

- nüfusu seferberliğe ve savunmaya hazırlar, felaket ve kaza hallerinde genel olarak nüfusun güvenliğinden/korunmasından ve kamu düzeninin sağlanmasından sorumludur.

Görevlerini yerine getirirken bölge valisi belediye meclislerinin yasaya aykırı işlemlerinin yürütülmesini durdurabilir ve mahkemeye götürebilir. Bölge valisi belediye başkanlarının yasaya aykırı işlemlerini iptal edebilir, bu iptal işlemi belli bir sürece tabi değildir. Bu tür kararlar dava konusu yapılabilir.

Belediye ve semt yönetimi meclislerini ilk toplantıya bölge valisi çağırır.

3.3. Yerel/Bölgesel Yönetimlerin Siyasi ve İdari Başkanları

Belediye başkanı belediyenin siyasi ve idari başıdır. Başkan, Yerel Özerklik ve Yerel Yönetimler Yasası, İdari Uygulamalar Yasası ve İdari Suçlar ve Cezaları Yasası nezdinde de yönetim organıdır.

Belediye başkanı, görevlerini, (başkanın teklifi üzerine belediye meclisince seçilen) başkan yardımcıları, bir sekreter ve belediyenin bütün birimlerinde çalışan belediye personelinden oluşan yönetim memurları yardımıyla ifa eder. Semt yönetimlerine ve belediye şubelerine sahip olan kentlerde bu birimlerin yönetiminin başı semt yönetimi başkanı veya belediye şubesi başkanıdır.

Bunlara belediye yönetiminin bir parçası olan çalışanlar yardım ederler.

Belediye başkanı belediye yönetiminin yürütme faaliyetlerinin tümünden sorumludur. Belediye meclisinin onayladığı usule uygun olarak, semt yönetimlerinde ve belediye şubelerinde çalışanlar hariç, diğer belediye personelinin atamasını ve görevden uzaklaştırmasını yapar. Semt yönetimlerinin ve belediye şubelerinin amirleri, kendi başkanlarıdır. Belediye başkanı görevlerinin bazılarını semt yönetimi ve belediye şubesi başkanlarına devredebilir ve bu görevlerin yerine getirilmesini uygunluk ve hukukilik açısından denetler. Yasayla semt yönetimi ve belediye şubesi başkanlarına verilen yetkiler, belediye başkanı tarafından ancak hukukilik açısından denetlenebilir.

Belediye başkanı tarafından belirsiz bir süre için atanan belediye sekreteri, belediye yönetiminde anahtar bir rol oynar. Sekreter, belediye başkanına personel yönetiminde yardımcı olur. Yasa hükümlerine göre belediye sekreterinin sorumlulukları şunlardır;

- belediye yönetiminin iş ve işlemlerini organize eder,

- personelin çalışma şartlarından, hizmetlerin düzenlenmesi ve teknik olarak desteklenmesinden sorumludur,

- günlük kayıtların tutulmasıyla birlikte belediyenin dokümantasyon ve arşivlerinin güncellenmesinden sorumlu olup, idari hizmetlerin işlemesini temin eder,

- belediye seçmen listelerinin güncel olarak tutulmasını sağlar,

- belediye mevzuatının hazırlanmasını ve duyurulmasını sağlar,

- vatandaşların şikayet ve önerilerini alır,

- yerel referandumları hazırlar ve organize eder.

3.4. Yerel Yönetimlerin Çeşitli Birimleri Arasında Yetki ve Sorumlulukların Dağılımı

Yetkilerin belediye meclisi ve başkan arasında dağılımı geleneksel olarak doğal yapılarına oturtulmuştur. Karar organı olarak belediye meclisi belediye faaliyetlerinin, varlıklarının ve finansmanlarının geliştirilmesi politikalarını belirler. Bu politikaların uygulanmasına yönelik önemli kararları almak da onun yetkisindedir.

Belediye başkanı yönetimin yürütme organıdır. Yasanın kendine verdiği yetkilere ilave olarak bazı hallerde devlet yetkilileri tarafından kendine verilen görevleri de yapar. Yerel Özerklik ve Yerel Yönetimler Yasası kapsamında belediye meclisleri; belediye, semt yönetimi ve belediye şubesi başkanlarına ek yetkiler verilebilir. Belediye Başkanı da bazı yetkilerini semt yönetimi ve belediye şubesi başkanlarına devredebilir.

Belediye veya semt yönetimi başkanları belediye şubesi veya semt yönetimi meclis toplantılarına danışman olarak, semt yönetimi ya da belediye şubesi başkanları da belediye meclisi toplantılarına danışman olarak katılabilirler. Semt yönetimi veya belediye şubelerini ilgilendiren konularda söz hakkına sahiptirler. Semt yönetimi meclisi, belediye başkanı tarafından toplantıya çağrılabilir.

Belediye başkanı belediye meclisinin kararlarını uygular ve meclise hesap verir. Belediye meclisi, başkanın, kararlara uygun olmayan işlemlerini iptal edebilir. Fakat bu sadece yasanın tamamen belediye meclisine yetki verdiği durumlarda söz konusu olur.

Belediye meclisinin belediyenin çıkarlarına veya yasalara aykırı kararlarıyla, Başkanın işlemlerini iptal kararları, Başkan tarafından dava edilebilir ve yürütmeyi durdurma kararı alınabilir.

Bölge seviyesinde karar organı yoktur ve yetki ve sorumlulukların yatay dağılımı mümkün değildir.

3.5. Yerel/Bölgesel Yönetimlerin iç yapılanmalarıyla ilgili yasal hükümler

Yasaya göre, yerel yönetimler, kendi iç yapılanmalarını ve işlerinin işleyişini düzenlemede temel yetkilere sahiptir.

Yerel Özerklik ve Yerel Yönetimler Yasasına göre, belediye meclisi kendi yapısını belirler, üyeleri arasında gizli oyla başkanını seçer, daimi ve özel komiteler kurar ve bunların üyelerini seçer.

Belediye meclisi daimi komiteleri:

- bir bölgede toplumun ihtiyaçlarını belirler ve tanımlanan sorunların çözümüne yönelik teklifler yapar,

- belediye meclisine, önüne getirilen konularda karar alabilmesi için yardım eder,

- daha sonra belediye meclisine getirilecek ve şahıslara iletilecek konulardaki teklif, öneri ve tasarıları alır inceler.

Belediye veya semt yönetimi meclisi başkanı:

- meclisi toplantıya çağırır ve toplantıları idare eder,

- meclisi toplantılarına hazırlık yapar,

- daimi komitelerin işlerini koordine eder,

- meclis üyelerine yardım eder,

- şahıslara ve kurumlara karşı meclisi temsil eder.

Belediye yönetiminin iç yapılanması konusunda ana yetkiler belediye meclisindedir. Kurallara, bütçeden personel ücretlerine ayrılacak paya ve belediye başkanlarının alacakları ücretlere belediye meclisi karar verir. İdarenin iç işleyişinin kabul edilmesi sırasında, belediye başkanına bırakılacak yetkilerin azlığına veya çokluğuna da meclis karar verir.

Belediye meclisince kabul edilen iç yapılanma, meclisin ve belediye yönetiminin işlerinin yapısını ve işleyişini düzenleyen ana metindir.

Belediye personelinin tümü belediye başkanı, semt yönetimi başkanı veya belediye şubesi başkanı tarafından bu sıralamaya göre atanır.

Bakanlar Kurulu bir kararla yerel yönetimlerdeki görevler için ulusal bir standart ve bu standarda karşılık gelen ücretleri tespit eder.

Bölge yönetimlerinin yapısı Bakanlar Kurulu kararıyla belirlenir. Vali yardımcıları hariç tüm bölge yönetimi personeli bölge valisince atanır.

4. HALKIN KARAR ALMAYA DOĞRUDAN KATILIMI

Anayasa, referandumların gizli ve doğrudan genel oy ilkelerine dayalı olarak yapılmasını öngörür (Madde 10). Seçme ve seçilme haklarını kaybetmemişlerse veya hapis cezası almamışlarsa, 18 yaş ve üzerindeki bütün vatandaşların halk oylamalarına katılma hakkı da bulunmaktadır. Böylece anayasal hükümler, vatandaşlara, belediye yönetimlerine sadece yürütme organlarını seçmek suretiyle değil, referandumlar ve genel toplantılar yoluyla da katılma olanağı sağlamaktadır ki, bu da önemli bir husustur. Anayasaya göre belediyelerin sınırları halka danışıldıktan ve görüşleri alındıktan sonra belirlenir. Yerel özerklik içinde Bulgaristan vatandaşlarının doğrudan katılımı Anayasa'nın garantisi altındadır.

Son mevzuatla, bu anayasal prensipler daha da geliştirilmiştir: Yerel Özerklik ve Yerel Yönetimler Yasası, İdari ve Alansal Yönetim Yasası ve Halk Oylaması Yasası (resmi gazete no:100, 1996). Bahsedilen son yasa ulusal ve yerel konularda yapılacak halk oylamalarının şartlarını ve türlerini belirlemektedir. Vatandaşların kamu meselelerinin yönetimine doğrudan katılımı ulusal ve yerel referandumlar, genel halk toplantıları ve danışma yoluyla sağlanır.

4.1. Yerel/Bölgesel Referandumlar

Yerel referandumlar, yasaya göre ancak yerel yönetimlerin yetkileri dâhilinde olan yerel sorunlar için organize edilebilir. Bu tür referandumlar bir köy, ilçe, kasaba ya da belediye ölçeğinde yapılabilir.

Yeni mevzuat, belediyenin faaliyet alanı kapsamına giren her sorun için yerel referandum yapma hakkı tanımıştır. Mevzuat, ayrıca belediyelerin kurulması, birleşmesi veya ayrılması konuları ile başkanın görev süresi bitmeden önce görevi bırakması durumunda mecburi referandum öngörür. Belediye sınırlarının veya yönetim merkezinin değişmesi hallerinde de halka başvurulabilir.

Böylece halka, belediyenin, varlıklarını, finansmanını, yerel işleyişini, alansal yönetim yapısını, kamu işlerini, sosyal faaliyetleri, sağlık, eğitim, sosyal refah, kültür, çevre koruma ve diğer faaliyetleri düzenleyen kararlarını doğrudan etkileyebilme imkânı verilmiştir.

Yerel referandum yapılmasına salt çoğunlukla belediye meclisi karar verir. Harcamalar belediye bütçesinden karşılanır. Girişimde bulunma hakkı seçmenlerindir. Yasaya göre, yerel referandumların teknik olarak organize edilmesi ve düzenlenmesi belediye sekreterinin sorumluluğundadır.

Belediye bütçesi ve vergileriyle ilgili konularda yerel referandum yapılamaz; bunlar Yerel Vergiler Yasasıyla düzenlenir; Yasayla özel usullere tabi konular da referanduma konu olamaz.

Yerel referandumların organize edilmesi kararı belediye meclisince alınır ve belediye bütçesinden finanse edilir. Belediyelerde yerel referandum organize etme teklifi (ilçe, kasaba ve belediye düzeyindekilere benzer şekilde) seçmenlerin en az dörtte biri, belediye meclis üyelerinin en az dörtte biri, belediye başkanı ve bölge valisi tarafından yapılabilir. Referandumlar, doğrudan demokrasinin bir aracıdır ve seçmenlere borçlanma, belediye mallarının satışı ve kiralanması, belediyenin normal gelirleriyle finanse edilemeyecek altyapıların yapılması ve yenilenmesi gibi bazı konuları onaylamasına izin verir. Bu tür durumlarda seçmenlerin en az dörtte bir tarafından belediye başkanına, meclis tarafından onaylanmak üzere, bir teklif sunulmalıdır. Teklifi takip eden iki ay içinde, belediye başkanı referandum tarihini ile diğer ilgili teknik meseleleri belirler.

4.2. Doğrudan Katılımın Diğer Şekilleri

Bir köy, ilçe, kasaba ya da belediye için önemli olan kararlar, o yönetim birimi sınırları içinde yaşayanların katıldığı genel toplantılar yoluyla da alınabilir. Bunlar genellikle imar planı, kamusal altyapı, sağlık, kırsal alanların ve belediye ormanlarının korunması, güvenlik ve kanunla belirlenen diğer konularla ilgilidir.

Vatandaşlar imza kampanyaları düzenleyerek, belediye meclisine yerel toplumu ilgilendiren konularda teklifler götürebilir. Kampanyanın geçerli olabilmesi için teklif, seçmenlerin en az dörtte biri tarafından imzalanmalıdır. Belediye meclisi teklifi Özerklik ve Yerel Yönetimler Yasasına uygun olarak görüştükten sonra, teklifte yer alan konular hakkında karar verir.

Beldenin imar ve kalkınmasına yönelik proje, program ve planlar üzerinde yerel düzeyde halka açık görüşmeler yapılabilir. Görüşmeler, etkilenen alanlarda yapılan toplantılar, basın ve diğer uygun yollarla gerçekleştirilir. Bir görüşmenin organize edilmesi için, görüşmenin ilanı, görüşlerin ve tekliflerin dile getirilmesinin şekli ve bu görüş ve tekliflerin incelenmesi süreci hakkında yeterli bilgi gereklidir.

Önemli yerel sorunların çözümü hakkında görüşlerini dile getirmek yoluyla doğrudan halk katılımının sağlanması şekilleri konusunda vatandaşların girişimde bulunması haklarıyla ilgili yasal düzenlemeler vardır.

5. SEÇİLMİŞ YEREL TEMSİLCİLERİN KONUMLARI

5.1. Yerel Seçimlere Aday Olma Koşulları ve Görev Süresi

Belediye Seçimleri Yasası gereğince, seçilmiş yerel temsilciler belediye ve semt yönetimi meclisi üyeleri ile belediye, semt yönetimi ve belediye şubesi başkanlarıdır. 18 yaşında veya daha büyük olan, çifte vatandaş olmayan, seçme yeterliğini kaybetmemiş ve seçimin ilan edildiği tarihten önce ilgili belediye, semt yönetimi veya belediye şubesi sınırları içinde ikamet eden bütün Bulgaristan vatandaşları yeterliliğe sahiptir. Seçme hakkını kaybeden veya hapis cezası alan kişiler seçime katılamazlar.

Yerel seçimlerde bir siyasi partinin veya koalisyonun adına adaylığını koyamayan askeri personel, polisler, hâkimler, savcılar ve sorgu hakimlerinin seçim haklarında bazı sınırlamalar vardır. Bu sınıflardaki kişiler sadece bağımsız olarak aday olabilirler.

Özerklik ve Yerel Yönetimler Yasasına göre belediye başkanı veya yardımcısı olabilmek için en az orta öğrenim seviyesinde eğitim görmüş olmak şarttır.

Anayasaya göre, meclis üyeleri ve belediye başkanlarının görev süresi dört yıldır. Semt yönetimi ve belediye şubesi meclis üyelerinin görev süresi de dört yıldır.

5.2. Seçilmiş Yerel Temsilcilerin Görevleriyle Bağdaşmayan Faaliyetler

Özerklik ve Yerel Yönetimler Yasasına göre belediye veya semt yönetimi meclis üyeleri belediye, semt yönetimi veya belediye şubesi başkanı, başkan yardımcısı veya belediye yönetiminde herhangi bir ücretli pozisyonda olamazlar. Meclis üyelerinin bu görevlerden birine seçilmesi ya da atanması halinde, yasa hükümlerine göre, meclis üyelikleri sona erer. Bu yetkilerinin sona ermesi belediye meclisi başkanı tarafından gerçekleştirilir ve diğer üyelere duyurulur. Diğer taraftan belediye başkanı aynı zamanda belediye meclisi veya semt yönetimi meclisi üyesi de olamaz.

Aynı yasaya göre, belediye başkanı ve yardımcılarının görev süresi siyasi partilerinin yöneticilerine bağlı değildir. Bunlar ticari faaliyet yapamazlar.

Bu nedenle yasa, yerel meclis üyelerinin seçilmiş temsilci olarak görev yaptıkları sürece işlerinden izinli sayılmalarını garanti altına almıştır. Bunların işverenleri belediye meclisi başkanı tarafından bir yazıyla bilgilendirilir.

Ayrıca, Bulgaristan yasaları aynı anda seçimle gelinen birkaç görevin aynı anda üstlenilmesini de kesinlikle yasaklar.

Anayasaya göre parlamento üyeleri aynı anda hükümet üyesi olamazlar. Belediye veya semt yönetimi meclisinin üyesi olarak da seçilemezler.

Yerel Özerklik ve Yerel Yönetimler Yasası kişilere aynı anda hem başkanlığa hem de meclis üyeliğine aday olabilme izni verir. Fakat başkan olarak seçilince, o kişi otomatik olarak meclis üyeliği listesinden çıkarılır.

Yasa, bütün durumlarda yetkilerin ayrılığı ve yerel yönetimlerin merkezi hükümetten nispi bağımsızlığı prensiplerini göz önünde bulundurur.

5.3. Seçim kampanyalarının finansmanını düzenleyen hükümler

Yukarıda bahsedilen yasa çerçevesinde, yerel seçimlerde adayların seçim kampanyaları siyasi partiler ve koalisyonlar tarafından, devlet, belediye veya yabancıların ortak olmadığı özel ve tüzel kişilerden alınan yardımlarla finanse edilebilir. Bir seçim kampanyasında harcanabilecek miktarın maksimum bir sınırı vardır.

Bir meclis üyesi veya seçilmiş başkanın, yasada izin verilenlerin dışında bir kaynaktan fon kullandığı ortaya çıkarsa savcı, bir siyasi parti veya seçimde yer alan bir koalisyon mahkemeye başvurabilir ve mahkeme de seçimi iptal edebilir. Yasa dışı olarak sağlanan fonlar devlet hazinesine ödenmelidir.

Bahsedilen hükümlerin etkili bir şekilde uygulanmasını garanti altına almak için Seçim Yasası, seçilen yeni temsilcilerin bir ay içinde kampanya finansmanının kaynaklarını ve kampanya sırasında doğan harcamaları meclise bildirmesini ister.

Seçim Yasası kamu idareleri tarafından partilere, koalisyonlara veya yerel seçimlerde adaylar gösteren sosyal gruplara mali yardım yapılmasına müsaade etmemektedir. Seçimlerin organizasyonu ve teknik hazırlıkları için ayrılan kaynaklar ulusal bütçeden karşılanır. Yerel seçimlerle ilgili bütün kağıtlar, dilekçeler, sertifikalar ve diğer dokümanlar vergiden muaftır.

5.4. Yerel Temsilcilerin Görev ve Sorumlulukları

Belediye ve semt yönetimi meclis üyelerinin görevleri şunlardır;

- belediye ve semt yönetimi meclisi toplantılarına katılmak. Yasaya göre meclis olağan veya olağanüstü olmak üzere bir yılda en az 6 kez toplanmalıdır. Olağan toplantıların süresi ve aralarındaki süre, meclis tarafından belediyenin büyüklüğüne ve sorunların özelliklerine bağlı olarak daimi genelgelerle düzenlenir. Daimi genelgeler olağanüstü toplantıları talep etmenin şartlarını da belirler,

- meclisteki daimi veya geçici komitelerin çalışmalarına katılmak. Komitelerin toplantıya çağrılması ve işleyişiyle ilgili konulara ilişkin detaylar meclisin daimi genelgelerinde belirtilmiştir,

- meclisin gereksinimleri için denetimlerde ve bilgi toplamada görev almak,

- seçmenlerle ilişkileri devam ettirmek, onlara belediye meclisinin kararları ve faaliyetleri hakkında bilgi vermek.

Belediye meclisi üyeleri, kendi kişisel çıkarlarını veya eşinin ya da dördüncü dereceye kadar olan akrabalarının çıkarlarını etkileyen konularda karar alma sürecine katılamazlar. Bu nedenle, bir oylama yapılmadan önce meclis üyeleri çıkarlarının olmadığını beyan etmek veya oylamaya katılmamak zorundadır. Yasa, meclis üyelerini bu yasaklama dışında özel veya mali çıkarlarını beyan etmeye zorlamaz.

Yasanın hükümlerine göre, görevlerini 6 aydan fazla yerine getirmeyen bir meclis üyesi üyelikten düşürülebilir. Düşürme kararı meclisin mutlak çoğunluğuyla kabul edilen bir önergeyle gerçekleştirilir. Bu maddenin uygulanması, bir üyeye görevini yerine getirmediği için verilebilecek en ağır cezadır.

Belediye meclisinin ve belediye yönetiminin organizasyonu ve işleyişiyle ilgili daimi genelgeler, meclis üyelerine, temel olarak meclis ve komite toplantılarının düzeninin sağlanması ve işlerin verimli bir şekilde yapılmasıyla ilgili ek görev ve sorumluluklar yükleyebilir ve görevlerin yerine getirilmemesi durumunda ek cezalar öngörebilir.

Belediye başkanının, belediyenin yürütme organı olarak seçildiği ve bu gerçeğin, başkanın iş ve işlemlerinin denetlenme ve kovuşturulma yol ve yöntemlerini etkilediği göz önünde bulundurulmalıdır. Meclis, görevlerini altı ay süreyle yerine getirmediğini tespit ettiği başkanı görevden alabilir. Meclis, başkanın görevinin sona erdirilmesi kararını tüm üyelerinin üçte iki çoğunluğuyla alır. Bu mümkün olmazsa, meclis, tüm üyelerinin yarıdan fazlasının aldığı kararla, başkanın yetkilerinin elinden alınması konusunda referandum yapılmasını isteyebilir.

Diğer yandan, en üst yönetici olarak başkanın bütün iş ve işlemleri, mevzuatın öngördüğü sürece uygun olarak hukukilik denetimine tabidir.

5.5. İstifa

Seçilmiş temsilciler görevlerinden istifa etme hakkına sahiptir. Yerel Özerklik ve Yerel Yönetimler Yasasına göre, meclis üyeleri ve başkanlar eğer istifa ederlerse görev süreleri normal süresinden önce sona erer. İstifa hakkı, seçilmiş temsilcilerin devredilemez haklarından biri olarak kabul edilir. İlgili kişinin talebi meclis tarafından bir müzakereye veya oylamaya konu edilemez, sadece işleme konulur.

Bir meclis üyesinin veya belediye başkanının normal süreden önce görevinin sona ermesi, belediye meclisi başkanı tarafından üyelere duyurulur. Mevzuat istifanın bütün biçimlerini detaylı ve açık bir şekilde düzenler. Düzenlemeler böyle bir durum için özel bir kural getirmese de istifa, ilgili şahıs tarafından yazılı olarak yapılmalıdır. Bu gereklilik, diğerleriyle birlikte, birçok belediyenin belediye meclisi ve belediye yönetiminin çalışma usulleri düzenlemelerinde yer alır.

5.6. Seçilmiş Temsilcilerin Çalışma Koşulları

Yasa, belediye meclisinin faaliyetleri için gerekli organizasyon ve teknik çalışma şartlarının sağlanması görevini belediye başkanına vermiştir.

Belediye meclisinin normal işleyişi için meclise ve daimi komitelere uygun toplantı yerleri sağlanır. Meclis başkanı ve üyelere çalışabilecekleri ofisler verilir.

Belediye ve semt yönetimi meclis üyelerine belediye yönetimi yardım ve destek verir. Genel bir kural olarak, belediye çalışanları, özellikle bu meclislere hizmet etmekle yükümlüdür.

Her belediye meclisi, kendi kurallarına göre, yılda en az altı kez yapılması gereken meclis toplantılarının tarihini ve çalışma saatlerini tespit eder. Bu kurallar daimi komitelerin çalışmalarının işleyişini de belirler.

5.7. Seçilmiş Temsilcilerin Eğitimi

Bulgaristan’da, şu anda, seçilmiş temsilcilere eğitim ve bilgi veren herhangi bir ulusal kuruluş veya sistem yoktur. Bu faaliyet çok sayıdaki kamu ve özel kuruluşlar, vakıflar, kâr amacı gütmeyen birlikler ve sivil toplum örgütleri ile adayları destekleyen siyasi partiler tarafından yapılır.

Bunlardan en çok bilineni, vasıflı öğretim üyeleriyle yıllık eğitim programları düzenleyen ve içinde bir yöneticilik eğitimi okulu bulunan Ulusal Alan Yönetimi ve Konut Politikası Merkezidir. Bu okul, bütün faaliyetlerini yerel yönetimlerle ilgili eğitime yönlendirmiştir. Bu Ulusal Merkez, Yerel ve Bölgesel Yönetimler Eğitim Kurumları Avrupa Ağı’na (ENTO) bağlıdır. Merkez, seçilmiş temsilciler ve belediye yönetimlerinin çalışmalarına doğrudan yardımcı olacak açıklamalı mevzuatı, kitapçıkları ve çeşitli broşürleri hazırlar, yayınlar ve dağıtır. Benzer koleksiyonlar özel yayıncılar tarafından da yayınlanır.

Uygulamada, eğitimin biçimini ve eğitim verecek teşkilatı belediye meclisleri ve belediye başkanları seçer.

5.8. Seçimle Gelinen Görevlerin Ücretlendirilmesi

Bulgaristan Cumhuriyeti, Avrupa Yerel Özerklik Sözleşmesini onaylarken, bu Sözleşmenin 7. madde 2. paragrafını uygulama dışı bırakmıştır.

Prensip olarak seçilmiş temsilcilere ücret verilmez ve aylık alamazlar. Bir işe sahip olan meclis üyeleri, seçilmiş temsilci olarak görevlerini yerine getirirken bulunamadıkları saatler için de işlerinden tam ücret alırlar. Bunların işverenlerine belediye bütçesinden tazminat ödenir. Bir işi olmayan bir meclis üyesi ise belediye meclisinin belirlediği şekil ve miktarda ücret alır. Bütün meclisler, bu ödemelerin miktarları, şekilleri ve dönemlerini düzenleyen usulleri kendileri kabul eder. Bu miktarlar meclis ve komite toplantılarına ayrılan zamana bağlıdır. Meclis faaliyetlerine bağlı olarak ortaya çıkan ulaşım ve diğer masraflar da belediye bütçesinden karşılanır.

Ücret çizelgesine dâhil olan belediye başkanları, Bakanlar Kurulunca belirlenen sınırlar içinde ve belediye meclisince tespit edilen miktarda bir ücret alırlar. Düzenlemelerde, belediye, semt yönetimi ve belediye şubesinin büyüklüğüne göre birkaç kategori grubu tespit edilmiştir.

Yerel Özerklik ve Yerel Yönetimler Yasasına göre belediye meclisi, meclis başkanına ücret verebilir ve ücretlendirme belediyenin büyüklüğüne ve iş yüküne bağlı olmadan yapabilir.

Yürürlükteki mevzuata uygun olarak Bulgaristan vatandaşlarının tüm gelirleri gelir vergisine tabidir. Bu hüküm seçilmiş yerel temsilcilerin gelirleri için de geçerlidir.

Sağlık sigortası ve emeklilik kesenekleri işi olmayan seçilmiş temsilcilerin ücretlerinden zorunlu olarak kesilir. Belediye başkanlarının ücretleri de bu kesintilere tabidir.

6. YETKİLERİN ÇEŞİTLİ DÜZEYDEKİ YEREL VE BÖLGESEL YÖNETİMLER ARASINDAKİ DAĞILIMI

6.1. Yetki dağılımı yönetiminin prensipleri

Yetkilerin yerel yönetimler ve merkezi yönetimler arasında dağılımın temel prensipleri şunlara dayandırılır;

- Yerel yönetimlerin kendilerine verilen yetkileri kullanmak için özerklik ve bağımsızlık hakkı. Yerel Özerklik ve Yerel Yönetimler Yasasına göre vatandaşlar ve onların seçtikleri yerel kuruluşlar, yetkileri dâhilinde ve özerklik faaliyet alanındaki tüm sorunlara çözüm bulma hakkına sahiptir. Bu faaliyet alanı mevzuatla belirlenir. Belediye meclisleri de, diğer kuruluşların yetki alanına girmeyen yerel olarak önemli diğer konularda karar alabilirler.

- Mahkemelerde yetkilerini savunma hakkı. Anayasanın ve Yerel Özerklik ve Yerel Yönetimler Yasasının hükümlerine göre belediye meclisleri haklarını ihlal eden iş ve işlemleri mahkemelere götürebilirler. Anayasa mahkemesi, yerel yönetimler ve merkezi yönetim arasındaki yetki paylaşımıyla ilgili anlaşmazlıklarda karar vermek yetkisine sahiptir.

6.2. Yerel yönetimlerin yetkileri

Yerel yönetimlerin görev kapsamı Yerel Özerklik ve Yerel Yönetimler Yasasıyla düzenlenmiştir (Madde 11). Bu yasa yetkilerle ilgili şu hükümleri kapsamaktadır:

- belediye mülkü, belediye girişimleri, belediye finansmanı, vergileri, ücretleri ve harçları, belediyenin yönetimi,

- belediye sınırları içindeki alanın ve bağlı yerleşim yerlerinin planlanması ve geliştirilmesi,

- eğitim ve okul yapımı –okul öncesi, ilk ve orta okullar-,

- halk sağlığı, dispanserde tedavi, poliklinik, hastane kurma, koruyucu ve önleyici sağlık ve sosyal yardım, temizlik ve hijyen faaliyetleri,

- kültür – kültürel merkezler, tiyatrolar, orkestralar, kütüphaneler, müzeler ve müze eserleri, amatör gruplar, yerel törenler, gelenekler ve adetler, yerel miras,

- kamu kuruluşları, tesisleri ve hizmetleri: su işleri, kanalizasyon, drenaj, elektrik ve elektrifikasyon, merkezi ısıtma, telefon, caddeler ve meydanlar, parklar, bahçeler, sokak ışıklandırması, açık alanlar, suyollarının düzenlenmesi, evsel atıkların işlenmesi, toplu ulaşım, belediye hamamları, çamaşırhaneler, oteller, garajlar ve mezarlıklar,

- sosyal refah: sosyal destek ve sosyal yardım, sosyal konutlar ve belediye için önemli diğer sosyal hizmetler,

- çevre koruma, belediye için önemli doğal kaynakların denetimi ve verimli kullanımı,

- belediye için önemli kültürel, tarihi ve mimari eserlerin korunması ve bakımının sağlanması,

- sporun, eğlence faaliyetlerinin ve turizmin belediye seviyesinde teşviki.

Her faaliyet alanında, faaliyet alanının tespitinin ve paylaşılan alanlarda yetkilerin dağılımının belirlenmesinin, devam eden mevzuat reformunun bir parçası olarak ortaya çıktığı gözlemlenmektedir. Bulgaristan’da günümüzdeki sorunlar bu değişimlerden ve eski, fakat hala yürürlükte olan mevzuat hükümlerinin uygulanmasından doğmaktadır.

Bu bölümün sonundaki yetkiler tablosundaki bilgilerin analizinden şu sonuçlar çıkmaktadır;

İlk olarak yerel yönetimler aşağıda belirtilen alanlardaki yetkileri tamamen veya öncelikli olarak ellerinde tutarlar: Kreşler ve yuvalar, toplu ulaşım, evsel atıkların toplanması ve işlenmesi, mezarlıklar ve krematoryum, parklar ve açık alanlar. Bu gruba ilave olarak belediye yönetiminin, belediye tiyatroları, müzeler ve kütüphaneleri, belediye spor tesisleri ve belediye yollarının yönetimiyle ilgili yetkileri de vardır. Devletin de, yönetiminden devletin sorumlu olduğu tiyatroları, müzeleri v.s. vardır.

İkinci olarak, paylaşılan yetkiler, başlıca şu alanları içerir; eğitim ve okul öncesi eğitim, ilk ve orta eğitim, hastaneler ve diğer sağlık tesisleri ve sosyal refah. Bu faaliyet alanlarında yerel yönetimler sadece tesislerden değil personelin ücretlerinden de sorumludur. Merkezi yönetimin yetkileri genellikle her birimde uygulanabilen kuralların ve hizmet standartlarının belirlenmesi, genel yönetim ve üst seviye görevlilerin (okul, hastane yöneticileri v.s.) atanmasıyla ilgilidir. Merkezi yönetimin bu yetkileri bakanlar kurulu kararlarında yer aldığı için, yerel yönetimlerin yetkileri açıkça ya da üstü örtülü bir şekilde sınırlandırılmış olur. Ancak bunun tam aksi olan durum, yerel yönetimlerin de merkezi idarelerin yetki alanlarında karar alabilmeleri konusu göz ardı edilmez.

Kullanma suyu, drenaj, kanalizasyon ve merkezi ısıtma hizmetleri alanlarında yetkilerin paylaşılmasının özel bir durumu gözlenmektedir; bu hizmetlerde hem devlet, hem belediye ve hem de ortak teşkilatlar yetkili olabilir.

Paylaşılan yetki alanlarında haklar ve sorumluluklar arasında bir dengesizlik gözlemlendiği de ifade edilmelidir, haklar daha çok merkezi yönetime verilmişken sorumluluklar (harcamalar ve ücretler dâhil) yerel yönetimlere yüklenmiştir. Bu sebeple, paylaşılan yetkilerin eşit dağılımı konusu henüz çözülmemiştir.

Üçüncü olarak, yerel yönetimler yetkilerini doğrudan –yönetim birimleri ya da belediye girişimleri yoluyla- veya dolaylı -belediye varlıklarını yöneten ticari şirketler kurarak, özel şirketlerle sözleşmeler imzalayarak veya imtiyazlar tanıyarak- kullanabilir.

Belediye Emlak Yasası hükümlerine göre, yerel yönetimlerin yetkilerini kullanan belediye girişimleri doğrudan şu görevler için kurulabilir:

- belediyenin gelişmesi ve faaliyetleri –belediye tesislerinin inşası ve bakımı-,

- belediye fuarlarının ve pazarlarının yönetimi ve bakımı,

- sosyal hizmetler ve nüfus kayıtları (evlilik gibi),

- kültürel faaliyetler, eğitim, halk sağlığı, spor ve sosyal faaliyetlere ait belediye tesislerinin yönetimi ve bakımı,

- eğlence ve tatil faaliyetleri, okullardaki ve teşebbüslerdeki yemekler,

- ulaşım.

Yetkilerin kullanılmasının dolaylı şekillerinin düzenlenmesi konusunda ticari mevzuat ve diğer özel mevzuatın genel hükümleri geçerlidir. (okullar, hastaneler, kültür merkezleri, kültürel faaliyetler v.s.). Belediye ayrıcalıkları için özel hükümler kabul edilmiştir. (Belediye Emlak Yasasının 8. Bölümü). Bu hükümlere göre şu faaliyetler için ayrıcalık sağlanabilir:

- su temini, drenaj ve kanalizasyon,

- ısıtma ve gaz temini,

- toplu ulaşım ve ulaşım hizmetleri,

- caddelerin, meydanların, parkların ve açık alanların düzenlenmesi,

- şehir temizlik hizmetleri ve evsel atıkların bertarafı,

- belediye mülklerinde yapılan ticari faaliyetler,

- mezarlıkların, mezarlık bahçelerinin ve açık alanlarının bakımı ve düzenlenmesi.

Yetkilerin doğrudan veya dolaylı kullanım biçimlerinin seçimi tamamen belediye meclisinin kararlarına bağlıdır.

Dördüncü olarak, yukarıda bahsedilen faaliyet alanlarındaki yetkilerin kullanılmasına yönelik diğer yönetim birimlerinin (merkezi ve yerel yönetimler dışındaki) yetkileri, ilgili alanda olduğu gibi, adalet ve kilise alanlarında özel şirketlerin (idari bir izne tabi olmadan) hizmet sunma haklarına bağlıdır.

6.3. Yerel/Bölgesel Yönetimlerin Ulusal Ekonomiye ve Bölge Planlamasına Katılımı

Mevcut mevzuatta (tahminler ve bütçe planlaması hariç) ulusal ekonomik planlamayla ilgili düzenlemeler yoktur.

Planlama ve alan(taşra) kalkınması konusunda hukuk reformu hızla ilerlemektedir. Yürürlükteki mülkiyet haklarını ve toplumun çıkarlarına zarar veren çeşitli hukuki ve idari sınırlamaları kaldırmayı hedefleyen Alansal Kalkınma Yasa Tasarısı hakkında geniş bir tartışma zemini oluşturulmuştur. Kalkınma Planları, alansal kullanım ve planlama ile toprak kullanımıyla ilgili çalışmalara temel teşkil eder.

Yürürlükteki mevzuata uygun olarak, belediye ve onu oluşturan yerleşim yerlerinin alansal kalkınmasıyla ilgili konular yerel yönetimlerin yetki alanındadır. Belediye meclisleri kalkınma politikasını belirler ve belediye alanının veya bazı kısımlarının genel ve detaylı imar planlarını hazırlar ve onaylar, belediye başkanı bu planların uygulanmasını düzenler ve yapılacak değişiklikleri ve ilaveleri onaylar.

Halen, hükümetin talebi üzerine, Bulgaristan’ın alansal kalkınma stratejisi oluşturulmaya çalışılmaktadır. Bu konuyla ilgili yasa tasarısı parlamentoyla birlikte yerel yönetimlere de sunulmuş ve diğer ilgili taraflara da duyurulmuştur.

6.4. Merkezi Yönetim Adına Yerel ve Bölgesel Yönetimlere Devredilen Yetkileri

Yerel Özerklik ve Yerel Yönetimler Yasası aşağıdaki durumlarda belediye başkanına (veya belediye sekreterine) yetkiler vermiştir:

- kamu düzeninin sağlanması ve bunu sağlamak üzere yetki verilen kişinin, ilgili emniyet birimlerini bağlayan yazılı emirler yayınlayabilmesi,

- yasaların ve Cumhurbaşkanı ile Bakanlar Kurulu’nun emirlerinin uygulanmasının sağlanması,

- yazılı bir emirle yerel yönetim çalışanlarına devredilebilecek resmi nüfus memurluğu görevlerinin yerine getirilmesi,

- belediye seçmen kayıtlarının düzenli olarak yenilenmesi,

- belediye sınırları içindeki tarım arazileri ve mülklerin organizasyonu, yönetimi ve denetimi,

Diğer yasalara uygun olarak, aşağıdaki alanlarda devlete ait kamu görevleri yerel yönetimlere devredilmiştir:

- alansal kalkınma konuları,

- özel ve tüzel kişilere yönelik idari birimler,

- savunma ve seferberlik tedbirleri,

- seçimlerin, referandumların v.s. organizasyonu ve gerçekleştirilmesi.

6.5. Yetkilerin yerel yönetimler ve merkezi hükümet arasında dağılımıyla ilgili tasarlanan ve devam eden reformlar

Paylaşılan sorumluluklar alanında yerel yönetimler ve merkezi hükümetin yetkileri, hakların ve sorumlulukların uyumu ve eşitliğinin sağlanması amacıyla kısa bir süre içinde yeniden düzenlenecektir.

Yetkilerin dağıtılmasıyla ilgili değişikliklerin, merkezi hükümetin mevcut yetkilerinin azaltılması ve kısıtlanması, sonunda bölgelerin yerel yetkilerle donatılarak özerklik düzeyine geçmeleri beklenmektedir.

Yerel ve Bölgesel Yönetimlerin Yetkileri – BULGARİSTAN

Yerel ve Bölgesel Yönetimlerin Yetkileri – BULGARİSTAN

Yerel ve Bölgesel Yönetimlerin Yetkileri – BULGARİSTAN

7. YEREL VE BÖLGESEL YÖNETİMLER ARASINDA İŞBİRLİĞİ VE DİĞER BAĞLANTILAR

7.1. Kurumsal İşbirliği

7.1.1. Yasal Çerçeve

Yerel yönetimler arasında işbirliğini düzenleyen yasal hükümler Anayasa’da ve Yerel Özerklik ve Yerel Yönetimler Yasası’nda mevcuttur.

Anayasal hükümler şu yasal imkânları garanti eder:

- ekonomik ve sosyal gelişmeyi sağlamak amacıyla bir araya gelen vatandaşların ve kuruluşların işbirliği ve diğer ortak davranışları,

- ortak sorunları çözmek amacıyla kurulan özerk alan yönetim birimleri,

- belediye birlikleri için, yasa yoluyla gerekli koşulların hazırlanması.

Yerel Özerklik ve Yerel Yönetimler Yasası, yerel birimlerinin, ortak sorunları çözmek ve görev yapmak amacıyla gönüllü olarak birlik kurma haklarını da belirlemiştir. Bunlar, yerel yönetimlerin doğal yetkileriyle ilgili olarak, örneğin ortaklaşa kullanılan tesislerin inşa edilmesi gibi, işbirliği yapma ve birlikte hareket etme konularıyla ilgilidir.

Söz konusu yasada 1995 yılında yapılan bir değişiklikle, belediyelerin ulusal ve bölgesel birlikler kurarak çıkarlarını koruma ve özerkliği teşvik ve destekleme hakları daha da genişletilmiştir. Bu hak, halen özerklik prensiplerinin uygulandığı tek alan yönetim birimi olarak sadece belediyeler için garanti edilmiştir. Anılan yasadaki bu hükümler Avrupa Yerel Yönetimler Özerklik Şartı'nın 10. maddesinin 1 ve 2. paragraflarında karşılıklarını bulur.

7.1.2. Birliklerin Türleri

Yerel yönetim birimleri arasındaki birlikler gönüllülük temelinde ve eşitlik prensibine uygun olarak kurulur. Bulgaristan mevzuatında zorunlu belediye birliklerinin şekillerini ve şartlarını belirleyen hükümler yoktur.

Genel bir kural olarak belediye birlikleri çok amaçlı olmalıdır. Amaçların sayısı ve niteliği birlik tarafından kabul edilen maddelerle tespit edilir.

Bir belediyenin birden fazla birliğe katılmasını engelleyen herhangi bir hüküm yoktur.

Ulusal Belediyeler Birliği yasada açıkça öngörülmüştür ve halen ülkedeki belediyelerin üçte ikisi bu birliğin üyesidir.

7.1.3. Birlik Amaçları

Belediye birliklerinin kurulmasına yol açan en sık ortak çıkarlara ait konular şunlardır:

- tesislerin ortak kullanımı ve inşası – yollar su tedarik tesisleri, sosyal projeler v.s.

- kent planlaması çalışmalarının teşviki –iskân alanların hem içinde hem dışında, inşaat mühendisliği faaliyetleri ve kentleşen alanlarda imar;

- yerel kaynakların denetimi ve verimli kullanılması;

- çevre koruması için ortak girişimler.

7.1.4. Organizasyon Biçimleri

Yasa, çeşitli belediyeler arası birliklerin amaçları, kuruluş ve yönetim usulleri için çerçeve sınırlarını tespit eder.

Belediyenin yerel yönetimlerce kurulan birliklere katılabilmesi için belediye meclisinin karar alması gerekir. Belediye meclisleri, ayrıca, birlik maddelerini kabul eder ve temsilcileri atar.

Bulgaristan mevzuatında yerel yönetim birliklerini düzenleyen özel hükümler bulunmadığından, bu birlikler ticari olmayan şirketler olarak kurulur ve çalışır. Birlik, ilgili ticaret siciline kaydedildikten sonra, (şirket gibi) özel hukuk tüzel kişisi hüviyetini kazanır. Birliklerin yönetim kuralları, kurucu üyelerin genel kurullarında kabul ettikleri birlik maddeleriyle oluşturulur. İsim, amaç, mali kaynaklar, yapı, (gerekli hallerde) çalışma süresi, temsil biçimleri, genel kongre yapma süreleri ve süreçleri, gündem ilanı, yeni üye kabulü, üyeliğin sona erdirilmesi ve üye aidatlarının belirlenmesini ihtiva etmesi gereken birlik maddelerinin içeriğiyle ilgili genel koşulları Medeni Kanun belirler.

Bir birliğin en üst organı, üyelerden oluşan genel kuruldur. Bu yüzden yerel yönetimler arasındaki birliklerin yaşadığı önemli problemlerin büyük bir kısmı, ilgili birlik maddeleri üzerinde yapılacak serbest pazarlıklara ve kararlara bırakılmıştır.

Belediye birliklerinin yönetimi kabul edilen birlik maddelerindeki hükümlere uygun olarak yapılır.

Birliklerin yönetimi üye belediye yetkili temsilcilerinden oluşan genel kurula bırakılmıştır. Genel kurulda, her üye bir oya sahiptir. Genel kurula mahsus görevler şunlardır:

- birlik tüzüğünün kabulü ve değiştirilmesi, yönetim ve denetim organlarının seçilmesi, birliğin yapısının ve yönetim personelinin belirlenmesi, üye aidatlarının tespiti, birlik bütçesinin ve faaliyet raporlarının kabul edilmesi, yönetim organlarının birlik maddelerine aykırı kararlarının iptali vs.

Genel kurul kararlarının uygulanma biçimlerinde farklılıklar gözlemlenebilir.

Bazı hallerde, genel kurul, genel kurul kararlarını uygulayacak ve bir genel kurul toplantısından diğerine, birliği yönetecek bir yönetim kurulu ve denetim kurulu seçer. Diğer bazı birlikler ise, birlik yürütme veya idare organı seçmez, bunun yerine bir birlik başkanı ve sekreteri seçerek, görevleri genel kurula bırakır.

Bazı birlikler belli bir süre için kurulur. Bu tür birliklerin yapılarında çok az değişiklik vardır. Bu değişiklikler genellikle, çevre koruması, kent planlaması ve alt yapı projelerinin çözülmesine yönelik görevleri yerine getirmek üzere kurulan birliklerin yapısında görülür.

Birlikler ve üyeleri arasındaki ilişki ve çalışma usulleri, birlik temel prensiplerine –gönüllü yapı ve yasal eşitlik- uygun olarak birlik maddeleriyle, yürürlük yasasıyla ve faaliyetin organizasyon biçimiyle belirlenir.

7.2. Yerel Yönetimlerin Ulusal ya da Bölgesel Düzeydeki Birlikleriyle İlgili Mevzuat Hükümleri

1995’te Yerel Özerklik ve Yerel Yönetimler Yasasında yapılan değişiklikler aşağıdaki yasal olanakları sağlamıştır:

- belediyeler, çıkarlarını gözetmek, yerel özerkliği desteklemek ve geliştirmek amacıyla ulusal ve bölgesel birlikler kurabilirler.

Ulusal birlikler;

- devletle ilişkilerde üyelerini temsil eder,

- yerel özerkliğin yasal çerçevesini değiştirmek ve iyileştirmek üzere teklifler hazırlar,

- belediye bütçeleriyle ilgili teklifler hazırlar,

- diğer ülkelerdeki benzer birliklerle irtibat kurar ve birlikte çalışır,

- birlik maddeleriyle belirlenen diğer görevleri yerine getirir.

Bu yetkiler, ülkedeki belediyelerin üçte ikisi Ulusal Birliğe üye olduğu takdirde kullanılabilir.

7.3. Farklı Ülkelerdeki Yerel/Bölgesel Yönetimlerle İşbirliği

Bulgaristan mevzuatı bir belediyenin dış ülkelerdeki birliklere katılma ve oralarda temsilci gönderme kararının tanınmasına izin vermektedir. Ulusal birlik de diğer ülkelerdeki benzer organizasyonlarla ilişki kurmak ve uluslararası organizasyonlara üye olma hakkına sahiptir.

8. FİNANSMAN

8.1. Vergiler

8.1.1. Yerel Yönetimlerce Toplanan Vergiler (diğer birimlere pay ayrılmayan özel vergiler)

Yerel yönetimlerce toplanan ve diğer birimlere pay ayrılmayan özel vergiler şunlardır:

- emlak vergileri,

- veraset vergisi,

- hediye vergisi,

- gayrimenkul taşıma vergisi.

Yerel vergiler, harçlar ve ücretler hakkındaki yasada son iki vergi, nitelik olarak harç olmalarına rağmen vergi olarak işlem görmüşlerdir. “Harç” ı “vergi” olarak tanımlayan bu kelime yanlışlığını düzenlemeye yönelik bir değişiklik parlamentoya sunulmuştur.

1996’da emlak vergisi ödeme tarifeleri güncelleştirilmiştir.

1995 yılı belediye gelirlerinin % 0.7’ lik bir oranı emlak vergisinden, % 0.2’ lik bir kısmı veraset vergisinden ve % 2.3’ lük kısmı ise hediye olarak veya satın alınarak edinilen varlıklardan alınan vergiden elde edilmiştir.

8.1.2. Yerel Yönetimlerin, Yerel Vergilerin Miktar ve Oranlarını Tespit Etme ve Yeni Vergiler Koyma Yetkileri

Anayasanın 84[3] maddesine göre, vergilerin miktar ve oranları yasayla belirlenir. Yasal yönetimler ne yerel vergilerin miktar ve oranlarını tespit etmeye, ne de yeni vergi koymaya yetkilidir. Halen, belediye meclisleri, Özerklik ve Yerel Yönetimler Yasasındaki hükümler çerçevesinde, sadece vergi, harç ve ücretlerin miktarları konusunda yasaların kendilerine tanıdığı sınırlar içinde belirlemede bulunabilmektedir.

8.1.3. Belediyelerin Sabit Pay Aldıkları Genel Vergiler

Belediyeler bölgelerinde toplanan genel vergilerden şu oranlarda pay alırlar:

- gelir vergisinin % 50’si: Bu vergi içindeki yerel yönetim payı yıllık genel bütçe gelirlerine göre hesaplanır.

- kurumlar vergisinin % 6,5’i: Belediye payı Kurumlar Vergisi Yasası (resmi gazete No:59, 1996) ile düzenlenmiştir. Ayrıca, aynı yasa, belediyelerin % 50’sinden fazlasına sahip olduğu ticari şirketlerin belediye bütçesine aktaracakları kurumlar vergisi miktarını da belirler;

- dolaylı vergiler: belirli bir miktarın üzerinde şarap ve alkol üreten anonim olmayan tüzel kişilerden alınan vasıtalı vergilerin belediye bütçesine ödenmesini sağlayan Vasıtalı Vergiler Kanunuyla (Resmi Gazete 1994 No:19) düzenlenmiştir.

Belediye bütçe toplam gelirlerinin yaklaşık % 40’ı bahsedilen vergilerdeki belediye paylarından sağlanan gelirlerden oluşmaktadır.

8.2. Üst yönetimlerden Hibeler

Belediyeler, Devlet Bütçe Yasasıyla yıllık hibeler alırlar. Bu hibeler belediye gelir yapısı içinde en önemli mali desteği –1995’te elde edilenlerin %46’sı- temsil eder.

8.2.1. Üst yönetimlerce ayrılan hibeler

Belediyeler merkezi yönetimden biri genel ikisi özel amaçlı olmak üzere üç çeşit hibe alır:

Genel (blok) hibeler temel olarak cari harcamaları karşılamak amacıyla verilir. Belediye meclisleri bütçelerini yaparken, mevzuatla belirlenen önceliklere uymaya çalışarak bu geliri istedikleri gibi dağıtabilirler. 1993’ten beri blok hibe olarak ayrılan miktar, genel bütçe ve belediye bütçeleri arasındaki ilişkiyle ilgili yönteme göre dağıtır. Bu yöntem 22 objektif kriteri kapsar. Bu kriterlerin en önemlileri nüfus, halk sağlığı, eğitim ile sosyal refah ve yardım faaliyetlerinin seviyesidir. Toplam hibe miktarının neredeyse % 70’ini bu kriterler belirler.

Özel hibelerden biri sabit varlıkların satın alınmasına ayrılmıştır. Her yıl Maliye Bakanlığı, belediyelerin sunduğu yatırımların niteliğine göre inşaat tekliflerini ve diğer harcamaları da içine alan proje listelerini onaylar. Özel hibe devlet Bütçe Kanununa uygun olarak devlet bütçesinden ödenir.

Diğer belli bir amaca yönelik özel hibe inşaat mühendisliği hizmetlerine -belediye yollarının (dördüncü sınıf) idamesi ve yeniden inşası ve küçük drenaj işleri gibi- yöneliktir. Bu hibeler, 2. maddede ayrılan fonlara ilave olarak, her yıl Devlet Bütçe Yasasıyla onaylanır.

Devlet bütçesinden mahalli idarelere 1995’te yapılan bu transferlerin dağılımı şöyledir: genel hibe % 82, sabit varlıklar için özel amaçlı hibeler % 10, amaçlı hibe (kamu işleri için) % 8.

Halen belediyelerin mali katılımı şartına tabi hibe bulunmamaktadır. Ama Yerel Finansman Yasa Tasarısında hibeler için böyle bir kriter yer almaktadır.

Hibeler sistemi her yıl Devlet Bütçe Yasasıyla düzenlenir. Yürütme, bunları emirle değiştirebilecek sadece sınırlı imkâna sahiptir. Yürütme, devlet bütçe gelirlerine göre, dağıtılacak yıllık ödeneğin nispi payı etkileyebilir.

8.3. Mali dengelemeye ilişkin düzenlemeler

Genel bütçe ve belediye bütçeleri arasındaki ilişkilerle ilgili yöntem, vergi matrahlarını dikkate alarak, çeşitli yerel yönetimler arasında gerçek eşitliği garanti ederek mali denkliği sağlayacak mekanizmalara sahiptir. Bu, bir başlangıç gelir seviyesine (alt ve üst limitler) göre çalışan bir dengeleme fonunun hesaplara dâhil edilmesiyle sağlanır. Çeşitli belediyeler arasında yatay dengeyi sağlayacak ve mali eşitliği destekleyecek iyileştirilmiş mekanizmalar geliştirilmektedir.

8.4. Diğer gelir kaynakları

8.4.1. Yerel yönetim hizmetleri kullanıcılarının ödedikleri ücret ve harçlar

Belediyeler, Yerel Ücretler ve Harçlar Yasası ve Bakanlar Kurulunca kabul edilen yerel ücret ve harç oranları tablosuna göre, sundukları hizmetler için ücret alabilirler. Yerel ücret ve harçlar, miktarı belirleyen yönetime bağlı olarak üç grupta toplanabilir:

İlk olarak, miktarı belediye meclislerinin kendi kararlarıyla belirlenen yerel ücretler ve harçlar: evsel atıkların toplanmasından, yaz kamplarının, oyun alanlarının ve stadyumların kullanılmasından ve su-drenaj ve kanalizasyon sisteminin kullanımından alınanlar.

İkinci olarak, Bakanlar Kurulunun onayladığı oran tablosu ile sadece (alt ve üst) sınırları tespit edilen yerel harçlar: Belediye meclisleri, harçların uygulanacak miktarını bu sınırlar içinde belirler. Bunlar yerel ücret ve harçların önemli bir bölümünü oluşturur: gündüz anaokulları ve kreşlerin kullanımı, teknik hizmetler, pazarların ve fuarların, otoyolların ve kaldırımların kullanımı, köpeklere belge verilmesi, maden kaynaklarının kullanımı, küçük afişler ve reklamlar, tatil harçları, mezarlık yerlerinin kiralanması, yaşlı insanların huzurevlerine kabulü, vs.

Üçüncü olarak, Bakanlar Kurulunca miktarı belirlenen yerel ücret ve harçlar: özellikle araçların kullanımı, idari nitelikteki hizmetler, noterlik hizmetleri ve veteriner hizmetleri sertifikaları gibi harçlar.

1995’te mahalli ücret ve harçlar, belediye toplam gelirlerinin % 7,1’ini oluşturmuştur.

8.4.2. Belediye mülklerinden elde edilen kiralar ve diğer gelirler

Taşınmaz Mallar Yasasına göre, belediyelerin sabit varlıkları üretim ihtiyaçları veya ekonomik amaçlarla belediye özel mülkü- bir ihaleyle ve belediye meclisinin öngördüğü şartlar dahilinde, belediye başkanınca kiralanabilir.

Belediyeler, ayrıca kiralayabilecekleri konutlara sahiptir. Bu konutlar, yasanın ve uygulama yönetmeliğinin koyduğu koşullar ve belediye meclisinin konuyla ilgili kararına uygun olarak belediye başkanının yazılı emirlerine göre kiralanır. Belediye meclisleri, belediye mülklerinin temel kiralarını tespit eder.

Belediyeler, belediye mülkünün kullanarak başka gelirler de -satışlar, takaslar, leasing gibi- elde ederler.

Bu gelirler tüm gelirlerin % 6’sını veya % 7’sini oluşturur.

Yasaya göre diğer fonlar belediye bütçesinin dışında tutulabilir, belediye özelleştirme fonu, “konut inşa” fonu, “çevre fonu”, “Bulgaristan’ın on üç yüzyılı” fonu v.s. Bu fonların finansmanı yönetmeliklerle düzenlenir. Bu fonlar, prensip olarak özel amaçlıdır ve tamamen yatırım için kullanılır.

8.5. Borçlanma

Belediyeler, bütçelerindeki yetersizlikleri karşılamak üzere borçlanma hakkına sahiptir, fakat bunları (ücretlerin ödenmesi, cari masraflar gibi) genel amaçlar için kullanamazlar. Yerel yönetimler borç alabilmek için üst kuruluşlardan izin almak zorunda değildir.

Yerel yönetimlere borç veren başlıca kuruluşlar şunlardır:

Genel Devlet Bütçesi. Bu tip borçlar faizsizdir ve mali yıl sona ermeden önce geri ödenmelidir,

Finans ve Kredi Kuruluşları. Ülkedeki mevcut durum yüzünden (çok yüksek enflasyon ve faiz oranları) belediyeler bu tür borçlanmaları ancak olağanüstü durumlarda yaparlar.

Belediyelerden, finans ve kredi kuruluşlarına yapılan borç talepleriyle bağlantılı problemlere yönelik açık düzenlemeler yoktur. Mevcut durumda, sadece hükümet dış ülkelerden borç alır, kaynaklarından bir kısmını belediyelere (su tedarik projeleri, yol ağı için) yönlendirir. Gelecekte, belediyelere yabancı finans kuruluşlarından yabancı para birimlerinde, devletin garantisi altında borç alabilme imkânının tanınacağı ümit edilmektedir.

8.6. Üst yönetimlerin mali denetimi

Maliye Bakanlığı’nın ve Sayıştay’ın uzman birimleri belediyelerin faaliyetleri üzerinde mali denetim uygular. Sayıştay birimleri belediye bütçelerinin kullanımının yasallığı ve uygunluğu inceler ve denetlerler. Denetim faaliyetinin sonuçları yasalara, toplantılara, kararlara ve raporlara yansır. Bütçenin uygulanmasından zarar doğması durumunda, ilgililer, Mali Denetim Yasası hükümlerine göre mali sorumluluğa tabi tutulur.

Yerel finansman sistemi tam bir reforma ihtiyaç göstermektedir. Ulusal Meclis’te bir yerel finansman yasa tasarısı üzerinde çalışılmaktadır. Ayrıca bir yerel vergi, ücret ve harçlar yasa tasarısı hazırlanmıştır ve 1996 yılı sona ermeden Ulusal Meclis’te görüşülmeye başlanması beklenmektedir.

9. YEREL VE BÖLGESEL YÖNETİMLERİN DENETİMİ

9.1. Yerel Yönetimlerin İşlerinin Genel İdari Denetimi

Bulgaristan’da yerel yönetimlerin iş ve işlemleri üzerinde ulusal düzeyde bir genel idari denetim uygulayan uzman bir kurum yoktur.

Anayasa’da bir idari yüksek mahkeme kurulmasını öngörülmüştür. Bu yüksek mahkeme, ilk başvuru yeri olarak idare bölge mahkemeleri ve temyiz mahkemeleri ile birlikte, yerel yönetimlerin iş ve işlemleri üzerinde yasallık denetimi uygulayabilecektir. Bu mahkeme, ayrıca, idari nitelikli yasaların sıkı, doğru ve adil uygulanmasını sağlayacak gözetim uygulamak ve Bakanlar Kurulu ve bakanların işlemleri ile yasada öngörülen diğer işlemlerin yasallığı konusundaki tartışmalarda karar vermek zorundadır.

Mevcut halde, yerel yönetimlerin iş ve işlemleri üzerindeki idari denetim, Yerel Özerklik ve Yerel Yönetimler Yasası ile İdari Yöntemler Yasası göre yapılmaktadır.

Yasa, yerel yönetimlerin iş ve işlemleri üzerinde yasallık denetimi yapmak ana sorumluluğunu bölge valisine vermiştir.

Anayasa (Madde 144) hükümlerine göre, merkezi yönetim ve temsilcileri, ancak yasayla kendilerine yetki verilmişse, yerel yönetimlerin iş ve işlemleri üzerinde yasallık denetimi yapabilirler. Bu yüzden, ana denetim organı olan bölge valisi ancak şekli olarak yasallık denetimi yapabilir. Uygunluk denetimi yapma yetkisine sahip değildir.

Denetim usulleri yasayla tespit edilmiştir ve kullanma biçimi, yasaya karşı farklı işlemlerde bölge valisine bırakılmıştır.

Bölge valisi, belediye meclislerinin yasal olmayan işlemlerini erteleyebilir ve şekil eksiklerinde ilgili mahkemeye götürür. Belediye meclisinin işlemlerini iptal etmek veya değiştirmek yetkisine sahip değildir. Bilgileri açıklamak sadece mahkemenin yetkisindedir.

Belediye başkanının yasaya aykırı işlemleri bölge valisi tarafından iptal edilebilir. Ancak, bu özel bir süreç gerektiren işlemlere uygulanmaz.

Merkezi yönetim de, özel kanunların uygulanmasında ilgili alandaki yetkiler yerel yönetimlere devredilmişse, yerel yönetimlerin faaliyet ve kararlarını denetleyebilir.

9.2. İdari denetimin kötüye kullanımına karşı yerel yönetimlerin başvuru yolları

Denetimin kötüye kullanımı hallerinde, yerel yönetimlerin hakları mahkemelerde savunulabilir. Yerel yönetimler, bölge valisinin belediye meclisinin yasaya aykırı işlemlerini erteleme kararına karşı yetkili mahkemeye başvurabilirler.

9.3. Yerel yönetimlerin Hesaplarının Denetimi

Genel Mali Denetim Yasası (resmi gazete No:12, 1996 ) gereğince yerel yönetimlerin işlemlerinin mali denetimi en az her üç yılda bir yapılır. Denetimler Maliye Bakanlığına bağlı mali denetim birimleri tarafından gerçekleştirilir. Mali denetimin amacı dokümantasyon ve hesap raporlarının, toplama, koruma, idare, harcama ve varlıklar kalemlerinin yasallığını ve güvenilirliğini sağlamaktır.

Raporlara ve hesap dokümanlarına ulaşma izni düzenlemelerle garanti edilmiştir. Denetimlerin sonuçları rapor haline getirilir. Mali sorumluluğun doğduğu ispat edilmiş belediyeyi zarara sokma hallerinde, bir geri ödeme emri hazırlanır.

Yerel yönetimler, incelemeyi yapan denetim idaresine veya üst kuruluşuna itiraz etmek, mahkemelere başvurmak ve adli inceleme istemek haklarına sahiptir.

9.4. Diğer Denetim Biçimleri

Yerel yönetimler, idari denetime (9.3) ilave olarak, adli ve sivil denetime de konu edilebilir.

Belediye yönetim işlemlerinin yasallığı dava edilebilir. İdari İşlemler Yasası ve Medeni İşlemler Yasasına uygun genel işlemler dışında, özel mevzuatın koyduğu işlemler de izlenebilir. Eğer bütün imkânlar kullanılmışsa veya idari kanallara başvurma süreleri geçmişse, ancak bu durumda hakları zarar gören gerçek ve tüzel kişiler ile savcı dava açabilir.

İdari işlemlere karşı belediyelerce yapılan talepler, ilgili il mahkemesinde görülür. Bölge valilerinin, Sofya belediyesiyle ilgili işlemlerine karşı Yüksek Mahkemeye başvurulur.

İdari işlemlerin iptal edilmesi ile ilgili başvurular zaman aşımına tabi değildir.

Mahkeme, bir idari işlemi tamamen veya kısmen iptal edebilir, değiştirebilir veya başvuruyu reddedebilir. Bir işlemin yapılmasının yasaya aykırı olarak reddi halinde, mahkeme yetkili yönetimi, uygulamaya mecbur edebilir.

Belediyede yaşayanlar önemli belediye meselelerin karara bağlanmasına referandumlar, genel toplantılar ve diğer şekillerde doğrudan katılma hakkına sahiptir. Bu, aslında yerel yönetimlerin faaliyetleri üzerinde bir sivil denetim biçimidir (4. Bölüme bakınız).

10. YEREL YÖNETİMLERİN KARARLARINA KARŞI BAŞVURU YOLLARI

Yerel yönetimlerin kararlarının haklarını ve çıkarlarını zedelediğini düşünen şahıslar kendilerini birkaç yolla savunabilirler:

Belediye başkanının, vatandaşın çıkarlarını zedeleyen ve belediye meclisi kararlarıyla çelişen kararlarına karşı, şahıslar kararın düzeltilmesi talebiyle yerel yönetime başvurabilirler. Belediye meclisi, başkanın yaptığı işlemi ilk toplantısında, fakat işlem yapıldıktan sonra en geç iki ay içinde iptal edebilir.

Belediye meclisinin veya belediye başkanının özel bir iptal sürecine tabi olmayan işlemlerinde, şahıslar konuyu bölge valisinin ele almasını isteyebilir. Vali yerel yönetimin yasaya aykırı işleminin uygulanmasını erteleyebilir. Aynı sebeple belediye başkanının yasaya aykırı işlemini iptal edebilir. Vali bu denetim yetkilerini işlemlerin bölge idaresine ulaşmasından itibaren bir ay içinde kullanabilir.

Yerel yönetimlerin idari bir işlemi bir şahsın hak ve çıkarlarına zarar vermişse, şahıs idari işleme karşı (belirli bir süre içinde) idare mahkemesine başvurabilir, idare mahkemesi yasaya aykırı işlemi iptal etme hakkına sahiptir.

Yerel yönetimlerce yapılan bir işlem yasaya aykırı olduğu için kişilerin haklarını ihlal etmişse, herhangi bir şahıs işlemin tamamen hükümsüz olduğunun ilanını genellikle sivil mevzuatın kuralarına göre çalışan sivil mahkemelerden isteyebilir.

Bölge valisinin yaptığı işlem sonucu hakları ve çıkarları ihlal edilen şahıslar bu işlemlere karşı 14 gün içinde Yüksek İdare Mahkemesine başvurabilir, işlem eğer yasayla çelişiyorsa iptal edilir.

Yukarıda bahsedilen hallere ilave olarak, şahıslar haklarını, yerel yönetimlerin yasaya aykırı işlemlerine karşı, ülkede yasaların uygulanmasının genel denetiminden sorumlu kamu savcılığı kurumuna başvurarak da savunabilirler.

11. YEREL YÖNETİMLER PERSONELİ

11.1. Personel Kategorilerinin Tanımı

Yerel yönetim personeli aşağıdakilerden oluşur:

- seçilmiş temsilciler, seçmenler tarafından doğrudan seçilen belediye, semt yönetimi ve belediye şubesi başkanları ve başkanın teklifi üzerine meclisçe seçilen başkan yardımcıları,

- ücretli görevlerde çalışanlar –belediye sekreteri ve belediyenin diğer çalışanları.

Belediye görevlilerinin kategorileriyle ilgili konular henüz tamamen düzenlenmemiştir. Bir bakanlar kurulu kararıyla kamu ve yerel yönetimlerdeki görevlerin sınıflandırma sistemi kabul edilmiştir. Yürürlükteki sınıflandırma belediye, semt yönetimi ve belediye şubelerinin büyüklüğünü ve Sofya belediyesinin özel durumunu göz önüne almaktadır. Nüfusun büyüklüğüne göre görevler; belediyelerde altı gruba, belediye şubelerinde dört gruba ve semt yönetimlerinde iki gruba ayrılır.

11.2. İdari Statülerden Sorumlu Organ

Belediye başkanı belediyenin bütün yürütme faaliyetlerini idare eder, uzman yürütme birimlerinin faaliyetini yönlendirir ve koordine eder. İdarenin başı olan başkana, kanuna göre, belediyenin faaliyetlerini organize eden ve belediye personelinin çalışma şartlarından sorumlu olan belediye sekreteri yardım eder. Yerel Özerklik ve Yerel Yönetimler Yasasının yeni hükümleri semt yönetimi başkanları ile belediye şubesi başkanlarına, semt yönetimi ve belediye şubesinde çalışan yerel yönetim personeli üzerinde geniş yetkiler vermiştir. Personelle ilgili olarak semt yönetimi ve belediye şubesi başkanları neredeyse iş yasasına göre bir işverenin bütün yetkilerine sahiptir.

11.3. Mali Statülerden Sorumlu Organ

Belediye meclisi, başkanın ücretini yasal hükümler çerçevesinde tespit etmeye ve belediye bütçesinden personel harcamalarına ayrılacak fonu belirlemeye yetkilidir.

Belediye Başkanı, her çalışanın tek tek ücretini tespit eder ve bu nedenle bir işveren gibi davranır. Bunu, belediye meclisinin ayırdığı fon ve hükümetin kabul ettiği ve % 75’den fazla aşamayacakları temel ücret skalasına göre yapmak zorundadır.

11.4. Ulusal Kamu Hizmeti Yürüten Görevliler ile Yerel Yönetim Görevlilerinin Koşulları Arasındaki İlişki

Kısa zaman içinde bir hükümet görevlileri yasa tasarısının kabul edileceği beklenmektedir. Bu tasarı yerel yönetim personeli dâhil tüm çalışanların ve kamu görevlilerinin iş durumlarını ve şartlarını detaylı olarak düzenleyecektir. Tasarıya göre, belediye görevlileri hükümet görevlilerinin statülerine sahip olacaklardır. Bu yüzden halen, emeklilik ve sosyal güvenlik alanlarında geçerli olan İş Yasası ve diğer yasalarının hükümleri kamu ve belediye görevlilerinin tüm kategorilerine de aynı şekilde uygulanmaktadır.

11.5. Personel Alımından Sorumlu Organ

Belediye başkanı, semt yönetimlerinde ve belediye şubelerinde çalışanlar hariç, birim başkanları ve diğer personeli atar ve görevden uzaklaştırır. Semt yönetimlerinde ve belediye şubelerinde işveren hakları ilgili başkanlar tarafından kullanılır. Semt yönetimi ve belediye şubesi başkanlarının işveren olarak yaptıkları bütün işlemler, belediye başkanının yasallık denetimine tabidir.

Çeşitli belediyelerde personel atama uygulamaları çok farklı şekiller alabilmektedir. Yüksek pozisyonlarda iyi eğitilmiş personel için sınavlar düzenlenmiştir. Başvuranlarda uygun vasıflar aranır ve bu ilan edilir. Sınav usulü, genel olarak, bağlayıcı hükümleri çeşitli belediyelerin detaylı işlemleriyle hazırlanmış İş Kanunuyla düzenlenmiştir.

11.6. Sayılar

Yerel yönetimlerde, % 48’i semt yönetimlerinde ve belediye şubelerinde, 20.000 civarında çalışan bulunmaktadır.

Yerel Özerklik ve Yerel Yönetimler Kanununun “yerel yönetim” çalışanları ve görevleri tanımlamasıyla sadece belediyeyi değil bölge idaresini de kastettiğini hatırlatmak gerekir. Bölgenin henüz bir alansal bir birim/yerel birim olmaması, fakat tamamen bir devlet organı olması göz önüne alındığı için, bölge idaresinin sorunları, verilen cevaplarda incelenmemiştir. Genel olarak, bu personel hakkında şunlar söylenebilir:

- Sınıflandırma ve statüler hakkında: Bu görevliler Bakanlar Kurulunca kabul edilen teşkilat ve görev sınıfında çalışan atanmış kamu görevlileridir;

- Atanmayla ilgili olarak: Bölge idaresindeki bütün çalışanlar ve görevliler bölge valisi tarafından atanır, vali Bakanlar Kurulunca atanırken, vali yardımcıları Başbakan tarafından atanır;

- Sayılarla ilgili olarak: Bu sayı Bakanlar Meclisince belirlenir ve halen 400 kadardır.

12. PLANLANAN YA DA DEVAM EDEN REFORMLAR

Ülkede halen kabul edilen prensipler dâhilinde bir idari ve mülki reform devam etmektedir ve başarısı için adımlar atılmaktadır.

Başlatılan reform, devam eden yasama çalışmaları temelinde gerçekleştirilmektedir, 1996’ya kadar çıkarılan yasalar;

- 1991’de kabul edilen Bulgaristan Cumhuriyeti Anayasası,

- 1995’te kabul edilen Avrupa Yerel Yönetimler Özerklik Şartı,

- 1991’de kabul edilen ve 1995’te önemli değişikliğe uğrayan Özerklik ve Yerel Yönetimler Yasası,

- 1995’te kabul edilen Bulgaristan Cumhuriyeti İdari ve Alansal Organizasyon Yasası,

- 1995’te kabul edilen Başkent ve Büyük Şehir Belediyelerinin Alansal Bölünme Yasası,

- 1995’te kabul edilen Belediye Seçimleri Yasası,

- 1996’da kabul edilen Belediye Mülkleri Yasası,

- 1996’da kabul edilen Halkoylaması Yasası.

Ulusal Meclis, halen yerel finansman kanun tasarısı ile yerel vergiler, ücretler ve harçlar yasa tasarısını incelemektedir. Bu iki tasarının ve daha önce kabul edilen belediye mülkleri hakkındaki yasanın hedefi belediyelerin mali ve maddi yerinden yönetim şartlarını garanti altına almaktır.

Benzer şekilde, bölgesel kalkınmayla ilgili bir tasarı daha hazırlanmıştır. Böylece özel mülkiyet ve hür teşebbüs ruhunun anayasal tarifine uygun olarak bölge kalkınması ve kent planlaması alanında sosyal ilişkilerin düzenlenmesinin yeni bir yolu bulunacaktır.

Hazırlanmakta olan hükümet görevlileri tasarısı ile diğer şeyler yanında yerel yönetim çalışanlarının statüleri hakları ve ödevleri düzenlenecektir.

1998 ve 2000 yılları arasında gerçekleştirilecek olan reformun gelecek bölümünde, bölgelerin yerinden yönetimin bölge seviyesinde bir biçimi olarak toplumlara dönüştürülmesiyle ilgili meseleler çalışmalara ve müzakerelere konu olacaktır.

268 https://wcd.coe.int/com.instranet.InstraServlet?command=com.instranet.CmdBlobGet&InstranetImage=2564971&SecMode=1&DocId=1349176&Usage=2